Sevda Şiiri - Abdullah Sak

Sevda yaman bir derttir,onu çekenlere sor!
Gönlünde bir sızı var,kalbinde sönmeyen kor!
Âşık olmak başkadır,dîvâne olmak başka,
Pervâne olmak seni,çeker ilâhi aşka!

Âşık olursun ama,dîvâne olamazsın!
Nûr'a sevgili olur,pervâne olamazsın!
Biz ilâhi aşk ile,her zaman divâneyiz,
Nûr'a olan sevgiyle,her zaman pervâneyiz!

Sevilmekte sultanın,nefs ile kavli vardır,
Sevmek ise sadece,rûh-u sultana yâr'dır!
Divâne eder sevda,ıssız dağa düşürür,
Yerde mi gökte midir,bilmez cânâna yürür!

Cânânla sohbet diler,her teheccüt vakdinde,
Önce sorar kendine,durmuşmudur akdinde!
Korku ümit arası,sığınır cânânına,
Dilek kabul görürse,minnet bilir cânına!

Aczinin ifadesi,secdeye koyar başın,
Hayret içre dinlerki,zikrini duyar taş'ın!
Taş bile olamadım,şu fâni dünyada der!
Coşar cânân aşkıyla,kalpten geleni söyler!

Ölü idi cemâdat,ne çok tesbihdar imiş,
Bu tesbihin sırrıyla,yeryüzün tutar imiş!
Sessiz duran taş'daki,zikri duyuyormusun?
İsimsiz mahlûkmusun,yoksa uyuyormusun?

Yine teheccüt vakdi,yine sohbet makamı,
Sohbette itiraf var,saklayamam hatamı!
Bu makamda aczimi,öyle hissederimki!
Aczin itirafıyla,kelâmsızca derimki;

Seni tenzih ederim,sen benim tek Rabbimsin!
Senden yüce sevgim yok,varoluş sebebimsin!
Kul ibadetten mahrum,senin iznin yok ise,
Kullar kulluğa koşsun,gayretleri çok ise!

Dalda yaprak oynarmı,senin iznin olmadan!
Hangi canlı ölürki,mûtad vâdi dolmadan!
Senin âşıkların var,hep seni tesbih eder,
Âşığına âşıksam,bu bile bana yeter!

Kader nasıldır bilmem,bilsem yaşıyamazdım,
O öyle bir yüktür'ki,asla taşıyamazdım!
Allaha secde eden,Hak'ka her an yakındır!
Secde-i ubûdiyet,hakkıyla tek Hak'kındır!

Ne ser'den geç ne yâr'dan,ser yâr'e secde için;
Ser'de senindir yâr'da,secde gerçek yâr için!
Dost aradım bir ömür,gerçek dost Mevlâ imiş;
Dost bildiğim dostların,hepsinden evlâ imiş!

Hak'tan isteyen alır,ya Mevlâ ya belâ'yı;
İsteyen belâ alır,isteyen de Mevlâ'yı!
Ne zamanki ağlasam,sildi hep gözyaşımı,
Sohbet istediğim an,secde ettim başımı!

Cânân ile hemhal ol,o iştiyak ânında,
Semaya yükselirsin,bu aşkın amânında!
Âşık olmak çok hoştur,ayrılıktan el amân!
Bitsin artık bu hasret,bize vûslat ne zaman! ..

(22.06.2007 Tarihinde kocaelinde bir teheccüt vakdi kaleme
alındı.)