Elinde ne kaldı,
Koskoca bir hiç.
Hiçbirşey içersinde birşeyler arıyorsun
Umut diyorsun, ne olduğunu bilmediğine.
Ve
Bekliyorsun; zaman - dakika, saniye,
Oyun saatlerimiz çoktan silindi günlüklerden
Eski sayfalarda küflenmiş yazılar kaldı, gençlik adına
Yüzlerce cümleler arasında sıkışmış iki satır sevdaların üstü çizili....
Ve mürekkebi bitmemiş aşklar, unutulmuş not kağıtlarında
Kaç yaprak kaldı ki yaşayacağımız hayat defterinde
kaç sayfa acı, kaç sayfa daha mutluluk ayrılmış adımıza.
Önce aşklara sıra verilmeli
Sonra aşıklar konuşturulmalı
Kem gözlere mil çekilip,
Kara kalpler hançerlenip, boşluğa atılmalı..
Önce çiçekli bahçeler kurulmalı
Her sabah denizi izliyorum penceremin önünden
Her mevsim günaydın diyen ufka bakıyorum
Her gün mavinin her tonundan bir başka elbiseyle görüyorum
Her akşam iyi geceler öpücüğü gönderiyor dalga sesleriyle
Acılar yaşanmaz halde
Hüzünler yıllara meydan okuyor
Bir damla gözyaşı
Bir yıl birikmiş keder gibi
Oysa ki umutlar sulardı çiçeklerimizi
Bin yıl ömrüm olsa senin için çekmeye değerdi...
Şiirlerim Ağlıyor...
Yumru yumru dizildiler sıraya gözyaşlarım
Damarlarımdan akıyor simsiyah kanım
Yara bere içinde kalan yüreğimin soluğu kesik
Bir yarım boşluk, bir yarımda karamsarlıklarım
Yanık Bir Sevdadır
Bilmediğim
Bir şeye benziyor olmalısın
Hep uzağımda kaldın,
Yada duruşum yanlış yerde
Başımı yıldızlara kaldırdım
Kayıp gittiler
Sessiz ve durgun
Ulaşılmaz ve ukala
Tertemiz ve esrarengiz
Uzak ama bir o kadar yakın
Denizsin sen
Kucağında sevdaları besleyen anadır.
Derler ya;
Taşı toprağı altındır.
Ne aşklar yaşatmış,
Ne aşıklar ağlatmıştır.
Ne ocaklar sönmüş,
Elele tutuşupta sevdamla
O hüzün bakışlı yapraklarının arasında
Tatlı gülümsemesiyle rüzgarının
Tütsülü havanla
Doyacağım sana...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!