Dünyanın merhamatten yoksun insanlar zümresine karşın,
ziyan edici bir ayaz aralık gecesinde
Rabbin nefes-i lutfu ile yaşama merhaba demiş biri..
Hiç unutmam!
1983 yılının çokça nahoş, zehir zıkkım bir sabahıydı.
Babam beni ve benden iki yaş küçük kardeşimi,
Mardin'nin Kızıltepe ilçesindeki Atatürk ilkokuluna götürmüştü.
Okuldaki ilk günümüzdü.
Öğrenci mevcudiyetinin çokluğundan olsa gerek,
biz ve bizim gibi neye uğradığını şaşırmış bir sürü çocuğa,
okulun bodrum katındaki
'muhtemelen öncesinde kömürlük olarak kullanılan bir ambar'
sınıf niyetine tahsis edilmişti.
İçeriye yansıyan tek ışık kaynağı
tavanıyla bitişik küçücük bir pencereden ibaret olan bir sınıfta,
ağır bir rutubet kokusu eşliğinde,
tahtaya yazılmış dikey bir çizgiyi,
ucu habire kırılıp duran bir kurşun kalemle,
kokusunu hala bile unutmadığım çizgili defterime,
o dikey çizgiyi yazmakla başladım yazı yazmaya.
Çoğunu kimselere gösterememiş olsamda,
o gün bu gündür hala yazıyorum, yazılabilecek ne varsa...
Serdar Özkan / 05.02.2014
İncecikten bir yağmur yağıyordu yollara
Yeni baştan yaşıyorduk kaderimizi
Sıcak bir kara sevda
Yüreğimizin başında bağdaş kurup oturmuştu;
Acımsı, buruk.




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!