Zıkkımın kökünün karesi
Ölünün körüne eşitse
Bir alemden başka bir aleme
Gökten zembille inen biri
Sahibi yok deyip, zulm etme zalim
Günü gelir elbet, gelir o alim
Sopası yok amma, aldanma buna
Bir vurur tepene, iflah olmazsın
Bugün mazluma, yarında sana
Şeytan diyor ki
Sat evdeki bütün naylon terlikleri
Eşekçi amcaya
Yerine iğde ,leblebi ,keçiboynuzu al
Sonrada atla tornetine
Çek git.
Kaç şeker" diye sordu
"Efendim" dedim
"Çayınız" dedi
"Çayınız efendim Kaç şeker?"
Bu kadar yaşanmışlığı
Kaç şeker tatlandırır ki
En sevdiğimiz şarkıydı
Beni burada arama anne
Radyoda fal tuttuğumuz
Dinlerken kendimizi unuttuğumuz
Senin için, ne yapacaksın o kara kızı
Diyorlar bana
Neresi kara diyorum bende
Halt etmiş onlar
Kavrulmuş fıstık gibisin valla
Sana baktıkça yüreğimde bıraktığın o tadı
Kır diyorsun! Kır
Kır o kalemide şahit kalmasın
Hiç kimse bilmesin
Sağır sultan dahi duymasın
Öyle sessiz kal ki
Feleğin bile bile olmasın
Ben de istiyorum
O yürekten
Ben de istiyorum koca adam
Onuruyla can bulan
Kişiliğinden
Merhametle yaşayan
Ben ne vakit içimi dökeyim desem
Kuytu bir yerde
Terkedilmiş bir kuyu arar gözlerim
Yalnız bir anımı kollarım
Kollarım ki kimseye sebep olmayayım
Olmasın kimseye zararım
Bir mahpus damında ayrıldık
umutlarımızdan
Sevdalarımızı darağacına asıp
Kökünü kuruttuk
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!