Hatır gönül bilmez evlat dediğin,
Susarken içinden feryat ettiğin,
Acı bal olsada zehir içtiğin,
Merhametsiz olmanın gereği yokki.
Bir gece ansızın aklıma gelsen,
Seni andığımı anlayabilsen,
Geceden korkmayıp bir gelebilsen,
Uğruna yılları feda ederim,
Sensizliğin zorluğunu anlayabilsen,
Pazarda çarşıda satılmaz kader,
Şimdi kaderine şükret be gardaş,
Her çıkış her iniş yazılan kader,
Aldığın nefese şükret be gardaş.
Kader yazıldıysa olacak elbet,
Gözleri hep yaşla dolu,
Bilemezki nedir sonu,
Efkarlıdır sağı solu,
Nasıl gülecek bu garip
Kan damlıyor yüreğine,
Cennetim cehennem olsa,ahiret boyu,
Yinede istemem uzak dur benden,
Gündüzüm geceden olsada koyu,
Yinede istemem uzak dur benden,
Gençliğim bitsede,ömrüm tükense,
Küllenirmi içimdeki yangın bilemiyorum,
Gözümdeki hayalini asla silemiyorum,
Ne yapsam bilmiyorum,seni bulamıyorum,
Yangınım alev oldu her yanımı yakıyor,
Yanıyor elim kolum bedenim ateş oldu,
Tek başıma kaldım şu kocaman dünyada,
Çaresizim,yanlızım dertlerimle başbaşa,
Mevsimlerin ardından kayboldu umutlarım,
Yıkıldı dünyam yine,hüsranlarım bambaşka,
Bahtımda açılan bir kara sayfa sanki,
Bir sandalım kırık dökük,
Aşk denilen şu deryada,
Arkadaşım dostum oldu,
Yalnızlıklar bu dünyada.
Mutsuzluğa sürüklendim,
Gariban gönlüme beddua etme,
Gönlümde sadece senin yerin var,
Ellere uyupta günaha girme,
Dilimde sadece senin adın var.
Kimseye inanıp aldanma sakın,
Dört duvar arasında kalmış,
Yanlızlığın esaretinde,
Kırık cam parçalarıyla konuşur,
Nazar boncuğu düşüncesinde,
Demir parmaklıklarla kapatılmış,
Işık ötesi,




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!