Dünya yaşamı oyun ve zevkmiş
Meğer hüner derinlere inebilmekmiş
Yakarmış insanı kül edermiş
Coşturan gönülleri
Baki olan sevgiyi
Bir de o gerçek kaderi
Ne güzel sevmek sevilmek
Sıkıca bir eli tutabilmek
Paylaşmak derdi ve sevinci
Seni seviyorum diyebilmek ne güzel
Birgün geleceğini bilmek ne güzel
Gönül hüsran gönül kara
Gönül ne çare düştü dara
Şimdi gecelerin en siyahında
Yıldızları seyretmek kaç bahar daha
Güneş doğsada her sabah
Zavallı ellerim
Ne çabuk titrediler
Umut doluydu gözlerim
Şimdi ise anlamsız gözler
Benim mi bu solgun yüz
Yıllar varki çektiğin acılar yüzünde belirgin
Her çizgi bir eser olmuş sende
Kadehler dostun olmuş
Nede büyükmüş senin sevgin
Gün oldu sarhoşluk kötülük getirdi
Aklıma düştün yine bugün
Seni aradım bomboş odamda
Haykırırken dudaklarım ismini
Gözlerimden yaş aktı damla damla
Aklıma düştün yine bugün
Selamımı alıyormusun kuşlardan
Uğruyormu oraya o çılgın rüzgarlar
O dağlar bu dağlar değil biliyorum
Ama aynıdır oradaki sevdan
Farklı olan herşeyde sen varsın
Ölmeyi her isteyişimde
Bir umut ararım zavallı gönlüme
Bir an dalarım o güzel hayallere
Hayaller öylesine pembe
Herşey saflığıyla bembeyaz olsa bile
Bulamadım o sırrı ne çare
Dostluk türküleri bizden
En gerçek ve içten
Yalanlara yer yok bizde
Bizim gibi olan bizden
Haklının ve mazlumun yanında
Bir gül olurum
Bazen açan bazen de solan gül
Sonra gece olurum
Sabahını beklediğim gece...
Yıldız olur parlarım
Güneş olur doğarım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!