Sadace bir çocuktum şengal
dağlarında
Çamurda, elerimizle yapardık oyuncaklarımızı.
Ne çalmayı bilirdik nede kaçırmayı
Kaygılar yoldaşımız oldular
Tedirgin düşlerimiz
Müphem gidişatta yaşantımız
Tanrı kurtarıcımız bilirdik.
Tanrı suskun
Ve
Bir gün Babam gelmedi evimize
Annem vuruldu yanı başımda
Şavaş dediler silah dediler
Neden neden Tanrım
Kaç kilometre uzaktan geldiler
Tanımazdık görmezdik
Korkunun şimir(şemr) askerlerini
Korkuyu sonra öğrendim annemin gözlerinde.
Titriyordu ağlıyordu ozaman anladım Korktum!
En çok ozaman korktum
Sordum anneme
Neden bu ağır hasret kokusu
Tanrı neden bizi sevmiyor diye
Halbuki huşu içinde sebiler
Halbuki meleklerden melekler.
Çocuklar ölüyor neden
Yaşlılar neden vuruluyor
Korkuyorum titriyorum
Dünyayı baştan başa yırtarcasına
Çocuk çığlıkları.
Kuşlar korolar halinde acı acı çığlık taafında.
Kutsal toprağımız da sancılı halimiz
Tanrı bilinmezde
Tanrı uzakta.
Tanrıya sığınamıyorum
Dünyaya sığamıyorum
Annem ağlıyor Buğulu gözleri
Gökkubbeyi yırtarcasına kadın çığlıkları
Ağıtları tanrıya ulaşmıyor
Tanrı dilsiz tanrı sağır
Annem koruyor annem korkuyor
Ağlıyor
Ben Korkuyu öğreniyorum gözlerinde
Annem ölüyor!
.....
Ben savaşı görüyorum korkuyorum
Anlıyorum kurşun adres tanımıyor
Mahsum lar ölüyor sebepsiz
Ezidi kadınlar ölüyor nedensiz
Tanrı korumuyor
Tanrı dilsiz tanrı sağır.
Babam anlatırdı anlamıyordum
Ülke, sınır, Şavaş diye
Oyun sanırdım
Babam gelmedi eve! anladım
Annem vuruldu korktum!
Tanrı revamı gördü
Savaşı yaşıyorum
Çocukluğum çalınıyor
Tanrı suskun.
Tanrıyı anlamıyorum
Korkuyorum! .
Kayıt Tarihi : 2.9.2019 21:39:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!