Sesine bulutlardan, gülüşüne şafaklardan kılıf biçiyorum. Sen şiir oluyorsun, gözlerin redif.
Lacivert geceler giydiriyorum saçlarına, yağmur kuşları konuyor omuzlarına
Tünek vaktininin alacası dilimde, bir türkü tutturuyorum gül ezgili.
Seni çağırıyor notalar.
Esrik nağmelerde turna katarları raksediyor kanat kanat dağlarına.
Ucu kıvrılmış mektup tadında yüzünü işliyorum göz alabildiğine.
Gün batımı oluyor saçların, dudaklarında tadına varıyor kızılın, grup vakti.
Her şey yerli yerinde; havuz başında servi
Bir dolap gıcırdıyor uzaklarda durmadan
Eşya fışkırmış gibi tılsımlı bir uykudan,
Sarmaşıklar ve böcek sesleri sarmış evi.
Her şey yerli yerinde; masa, sürahi, bardak,
Devamını Oku
Bir dolap gıcırdıyor uzaklarda durmadan
Eşya fışkırmış gibi tılsımlı bir uykudan,
Sarmaşıklar ve böcek sesleri sarmış evi.
Her şey yerli yerinde; masa, sürahi, bardak,
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta