Güllü çemenli gönül tarlalarımı, döndürdün bozkıra.
Elinden oyuncağı alınmış çocuklar gibi, ağlattın beni hıçkıra hıçkıra.
Benim, çar naçar perperişan olmam çok mu hoşuna gidiyor senin?
Helal alın terim ile sana hediye aldığım, altın gerdanlık, döndü bakıra.
Beni sana kavuşturan her yolumu, sarpa sardırdın.
Seni şeref konuğu ettiğim, sana sevdalı bu gönlümü, ikiye ayırdın.
Dönülmez akşamın ufkundayız.Vakit çok geç;
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Devamını Oku
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta