Sen gelmeden Kardelen
Kendi halinde gençlerdik
Mahallenin bir cebi delik
Diğerinde iki çay parası olan
Gariban mahalle gençleri
Bir yanımız gençti bizim
Diğer yanımız çocukça
Yolda toz toprak içinde
Misket oynayacak kadar çocuk
Kahvede tavla oynayıp
Tesbih sallayacak kadar gençtik
Mutluyduk da oldukça
Kanımız deli akardı
Ama daha körpeciktik
Herkesin kendi beğendiği
Mahreminden saydığı
Yavuklusu vardı
Kimse kimseye yan gözle bakmaz
Dedikodu yapmaz kalp kırmaz
Kimsenin arkasından laf atmazdı
Yani Kardelen sen gelmeden
Bizim hayatımız sıradandı
Ve bir gün sen geldin
Bizim gariban mahallesine
Cisminle ve isminle
Girdin herkesin hanesine
Sen geldin büyüdük
Unuttuk masumiyeti
Unuttuk çocukluğu
Hepimiz delikanlı olduk
Delikanlıca halaylar çektik
Kavgalar ettik aramızda
Senin için
Gençlik sevdalarımızı terk ettik
Sen neydin be Kardelen
Peşine onlarca göz takarak
Karşı yolun yamacından
Başında al yazman
Ayağında renkli fistan
Sırtında testilerle
Çeşmeye giderdin salınarak
Sanki bizdeki yangını söndürmek için
Seni görünce kendimizden geçerdik
Yüreğimiz göçerdi
Yerindeydi de hani karizman
Mahallenin bıyıkları terlememiş
Tıfıl gençleri
Kaparlardı analarının elinden
Kulpu kırık testileri
Gelirlerdi çeşmeye
Sırf seni görmek için
Mahallenin yeni yetmeleri
Kıskanırlardı seni
Çatlarlardı hani kederlerinden
Kaşını gözünü beğenmez
Dedikodunu yaparlardı
Yetmişlik kocakarılar
Her gün bir oğlana satarlardı seni
Kendi aralarında
Düğününü bile onlar yaparlardı
Ne yaptın be Kardelen
Günlerden bir gün sessiz sedasız
Daha alışamamışken gelişine
Geldiğin gibi
Çektin gittin umarsız
Hiç kimse akıl erdiremedi
Gidişine
Düştün gittin
Bir sonbahar akşamı
Sümüklü bir oğlanın peşine
Bad-ı Saba
Kayıt Tarihi : 7.8.2008 11:59:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (6)