Sen seç bana en yakışanı ,
Bilirsin hep en güzelini .
Gerdanlığım, sükuttan yanı
Kese saklar mücevherini.
Herkes göremez gördüğümü,
Eser püfür püfür dört yanımda Rüzgar.
Kılıç kuşanır buğdayım.
Toprağıma kızar, sorar
Bağrı yanık Anadolu çocuğu
Duyulsun ister sesi koca dağlara.
Sinirden gözleri dolan
Ve kimse görmeden kaçan
Göz yaşlarına sığınan
Masum insanlar tanıdım
Gözüme namahrem olanda bendi
Gönlüme kendir vuranda bendi
Suya dert yananda bendi
Dertten ateşe köz atanda bendi .
Var git ahi devranda beyhude yolcu
Adım adım süren hüzün
Her şeyin yeniden başladığı gün
Umutların hiç bitmediği
Kesintisiz süren hasretine sürgün
Bir ay ışığı gibi sezgili gün
Bir feryat ki içimi kemiren
Dinmek bilmeyen sızı
Gündüzüme gece ışığı
Anlatamadığım keman tınısı
Ve bir pianonun çığlığı
Çare aranır olmuş, kırılan vazolara
Bilmezler mi ? tuzla buz olmuş minalar
Acımız bir ömürde, barikatlara
Kaçar olmuş ki sessiz sessiz ,mecruhlar
Soldurur olmuş,renkleri bi-adil
Giden sokak lambaları,
Sabah kahvesini içmiş durak,
Yoluna sulanmış kaldırımları
En çok da sana bakarak
Bir renkli beyin figür 'ü
Tek kırık kalbin figür 'ü
Sızının anlık figür 'ü
Sen peki aşk'ın figür'ü
Kaybolur yavaş yavaş kızıllığında
Bir örtüdür düşer simsiyah camıma
Kaybolmuş anılarım sokaklarında
İsyanı çıkışı olmayan avluma
Şavkı vurur gözlerime ayın




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!