Çekoslavakya'da yürütülen tankların
kardeşlikten yapılsaydı paletleri
örülmezdi hiç duvarlar demir perdenin
utanç duvarı bölemezdi Berlin'i
Ülkemizde atılan bombalar, kurşunlar
Ateşle yanarsan bir gün eğer
ilk kurtaracağın şey, nedir?
''Aşkım'' ise cevabın
ve söndürürsen yangını
bitmez mi senin aşkın?
Aşkından şimdi
Denize bakar dı söğütlü çay bahçesi
genç, yaşlı, aşık, dertli, herkes müşterisi
otururlar bahçesinde, kimi üşüyerek kimi, doya doya
arkadaşım dı Sinop'ta o salkım söğüt
Salınırken dalların rüzgârla, dinlerdin bizleri
Yanaklardan damla damla süzülen
gözyaşları gördüm, sessizce
aşk acısı çekiyor sandım...
bir damla yaş yoktu, gözlerinde
duygusuz sandım…
ah! , aldandım da, aldandım...
Sizlere imreniyorum
gökyüzünde süzülerek uçan beyaz kuşlar!
verin benim de kanatlarımı
uçmak istiyorum...uçmak
parıldayan yıldızlara, kara deliklere,
ışığı gözüme düşmemiş yıldızlara
Üç maymun heykelciğini bilirsiniz hepiniz
eliyle örter gözlerini birisi
diğeri kulaklarını, öteki de ağzını
görmez, duymaz, söylemez ki
üç maymunlar hiç gerçekleri...
Ortalığı kaplarken kuşların musikisi
güneş; kızıllıklar içinde batıyordu tepeden
uzaklardan gelirken, havlayan köpek sesleri
şırıltılar geliyordu, şu yandaki dereden
bulutlar; dalga dalga, deniz; sakin ve sessiz
ben yarimden uzakta, yarim de şimdi bensiz
Gemiler fırtınada limanlar arar, sığınacak
dinince fırtına, yine yola çıkacak
geleceğe giderken, geçmişi unutmayacak
Kopuyor ruhumda sayısız fırtınalar
hani bana da, sığınacak limanlar
Denizlerde yüzer, çeşit çeşit gemiler
süratle uçar, rüzgarda yelkenliler
kucaklar evreni, sevgi dolu yürekler...
Deniz diplerinde nice batık gemiler
kaçarsa sevgisi, birden katılaşır kalpler
Yıldırım düşmezmiş iki kez, aynı yere
aç kalbini! , bakacağım içine
ya senin ki kalp değil
ya bu düşen, yıldırım değil...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!