onlar küçüktüler, bir bir biliyordum isimlerini,
kurdela takarlardı saçlarına, beyaz olanlarından,
ip atlarken birden bire,
hiç beklenmedik bir anda bir gün,
memeleri çıktı herbirinin, kocaman iri memeleri çıktı,
biz şaşkın sınıfı,
1
Cüce yıldız gezegeninde bir akşam
Görülmemiş bir kalabalık
çok karanlık çayırlara üşüştü
Olan biten bir gök taşının sonsuz düşüşüydü
Taşın tenine buz gibi ellerini koydu kadın
bir pencere aç
ben bir pencere açayım
şehrim şehrini düşünsün
uzak uzak.
üşüdüm deyip kapatınca pencereni
rüzgarsız çarpan kapıyı sevmem
kendi kendine çarpan kapıyı
rüzgarsız ev sevmem
koltuk ve banyoyla iyi anlaşmam
hayaletler benden pek hoşlanmaz
...
bu lüzumsuz şakayı neden yaptım
Bana inan hiç bir gereği yok incirlerin
orada usulca büyüyen hiç bir şeyin
saçlarını dağıt yüzüne su tut
çok uzun sürecek bir gece başlıyor
ben böyle çok durdum
nasıl duracağını bilmeyen bir suratla
gün batımına kalmadım biraz oturup kalktım
kaç cadde kaç deniz geçmiş üstünden
kaç kadeh ve çiçek yolda bunları saydım
manolya deyince aklımda bir şey canlanmadı
1
Dudakları kuma bulanmış güzeli
Öpüyorum düşürüyorum
Çöl ortasında insan icadı bir gölge
2



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!