Ey can! Dinle bu kadim nefesi, toprağın sırrını,
Sekine Bacı'nın ektiği, Hakk'ın koynundaki tohumu.
Tohumdur sır, kadim toprakta gizli durur,
Sekine Bacı ekti Hakk'ın engin koynuna,
Bir avuç kızıl buğday, küllerden doğan hasret bir arada,
"Bereket namus belimdedir!" dedi Ana, sırrı fısıldadı.
On iki kök saldı ta Şah-ı Merdan'a dek uzandı,
Bir tanesi kaldı Fatma Ana'nın sandığında saklı,
Sümmanî filiz verdi Dersim dağlarının yamaçlarında,
Kalanı dünya sofrasında aş oldu, canlara derman oldu.
Kırklar Cemi'nde buğday saydılar, bir sır aradılar,
"Bir tanemiz eksik!" dedi o eren pirler hep bir ağızdan,
Sekine çıktı meydana, sırrı açığa vurdu,
"Eksik olan kadın elinin emeğidir!" dedi Ana.
Değirmen döner Zaman'ın acımasız dişlilerinde,
Un ufak etmişler tarihin bereketli buğdayını,
Sekine'nin torunları elek tutar sabırla, inançla,
"Toplayacağız her taneyi yeniden!" derler,
Şimdi nerede mi? Her kadın ekmeğinde mayasıdır o,
Cemevi tandırında altın kabuğu, sıcaklığıdır o,
Duvara asılı kilimin her ilmiğinde saklı bir hatıra,
Kayıp erkânın nefesidir o, kadim sırrın ta kendisi.
Kayıt Tarihi : 12.5.2025 09:47:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!