Hüzün Güllerin Kokusu,
Kimse sahipsiz değildir...
Kahvemin donuk Buğusu,
Aşk Vesvevesi...
Mısralar beyhude,
Gecenin geç saatlerinde,
Şafak demine az kalanda,
Aklıma düşe düşe, derde düştüm,
Sevmenin en ulvi hecelerinde,
Gizliden gizliden süzüşün
Hiç unutamam bambaşka gülüşün,
Aynı Ezginin Farklı Şiiri
Baş harfi hasret, son harfi hasret,
Aynı ritimler aynı ezgide..
on dördüncü kıtadan bir his doğdu,
yüreğimde bir Ender Çabuker ezgisi,
sevda işte bu olsa,
Bahar tadında yağan yağmursun,
Her damla bir nimet ve umursun,
Gönlümde yer etmiş, bambaşkasın,
Gece tadında bir parlayan Hilal'sin,
Yüreğime işlemiş eşsiz visalsin,
Hangi düşüme girdin,
Uykum bana küstü,
Neden Kalbimi vurdun,
Ömrüm bana küstü,
Abdest alırken seni,
Bir düş...Begonya, nergis, al güller,
Bilmem; Nasıl geçti... beyhude yıllar,
Ne yöne dönsem Beytullah'a yollar,
Diz kırıp tövbeyle başladım aşka...
Devirdim, ruhtan ayırdım benliği,
bir resim ile başladı,
ince bir sızı misali,
yorgun hallerimi unutturan,
gecenin huzur bulduğu,
rengarenk bir hasret vadesinde,
dillerim lal oluşunda...
ve bizim şarkımız çalıyor
ben o eşsiz ezgi ile yazıyorum
sen varsın sadece bu dünyada
ben varım sadece bu dünyada
Ezelden ebede bir sevda narı,
Kalbimde büyüdü sevda harmanı,
Ruhumdan ruhuna giden imanı,
Aşkın Mükemmeldir Bizim Türkümüz
Bu gün bayram, hayrola...
Selam olsun inananlara,
Gece ile gündüzü verene,
Hamdü Sena olsun...
Ana ile babanın duası,




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!