I
tüy gibi uçarken boşlukta
şevkati çocuksu mecnun
hatırlanamaz ellere doğru
farazi takvimler yaratıp
düşünün öldürüşünde
usulca köşesine çekilen sufî
bilir artık
benliğiyle kendi benine yol almakta
tenine henüz değmeyen zehri
geride bırakmaktadır
sürgündür ömür boyu o
kapladığı yerde sadece
II
geceyi ikiye bölen hançer
bir yaranın irinini döker yere
nabzımın seceresini çıkaran
bir serçe yüreğidir ellerin
kalabalığın uğultusuyla
beynim oyulur birkaç yerinden
bakarsanız göreceksiniz
deliklerinden kente inilip
kapısı çalınır bir güzelin
gece yarısı usulca
III
tam kayboluyordum ki geldin
farazi sevincin ortasında beklerken
düşle gerçek karıştı birbirine
çıkageldin taklitsiz
gönlümün tam ortasına yerleştin
aylardan nisan
bir keman sesi
akortsuz
kâfi sebepler vardı elbet seni sevişimde
yüzüm yüzünde şimdi
yüzünün mütemekkini
bilmem ki bakışın hangi ünlemi içerir
aynanda görüneni söyle
geceyi katık edip
oturup duran
sabrının eşiğinde
sabahcı kimdir
kimin nesidir
Kayıt Tarihi : 27.4.2008 02:47:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!