Sancı Şiiri - Muhammed Suscan 2

Sancım var
Nur topu dağılmalara gebeyim
Mecazlarımdan hakikat yumurtaları çıkaran diken başlı bir serçe baş uçumda
Seccademin üstünde soslu reklam kızartmaları
Rakamlar kalbimin en ücra köşelerinde beynimle ittifak halinde
Kalın kalın düşünceler elektirikli panolarda
Bir sırtlan elinde darbukası kuyruğunda kılıçları tam karşımda
Zamana zamana zamana gömülerek ölümün üstesinden gelebileceğimi düşünürdüm
Heyhat

Pazar kurulmuş
Ne yok ki
Paslı gözyaşları
Akademik ruh satıcıları
Şemsiyesini açmış denizsiz bir genişliğe uzanacağını zanneden uzun bacaklı tilkiler
Ne alırsan beş para etmezciler
Yolun yokuşunda bir dilenci
Oturmuş kirli eteğinde onursal başkanlıkları pazarlıyor
Ayranı ekşimiş laf ebeleri
Susayan caddelere tuz eken rüyasız kalemler
Burası Pazar
İşte burası Pazar

Ölüm
Belki de
en umulmadık anda şen sesiyle gelmesi gerektiğini düşünsen de
onun o sakin o ılık o herşeyi ilk anlamına götüren nefesini
kararlı adımlarla
süs içermeyen ses içermeyen hiçbir şey içermeyen kendiliğini özlemek
kelime sayısıyla ölçülmüyor hayat
kafa kafaya verip bir düğün yapmak istiyorum