Sancak boyu sevda getirdim sana,
Rüzgârın alnına bağladım adını,
Yüzünü dağlara işledim,
Geceyi delip gelen bir atlı gibi,
Koştum sana,
Yüreğim kılıçsız ama yenilmez.
Ben seni yitmemek için ezberledim.
Gözlerinin rengiyle karanlığı bozdum.
Her sabah, seninle başlayan bir dua gibi,
İnandım…
Bir aşk bu kadar kutsanabilir ancak.
Kalbim, zırhsız bir askerdi senin uğruna,
Her darbe sevdaya çıkar burada..
Ben her darbede daha çok sen oldum.
Sana gelirken geçtim,
Adımı unuttuğum şehirlerden,
Kendi içimden sürgün yediğim gecelerden.
Ama yıkılmadım.
Çünkü her kırıldığımda,
Adınla yeniden tamamladım kendimi.
Sancak boyu sevda getirdim sana,
Taşındığım her kelime seni anlattı.
Bir şiir gibi değil,
Bir ülke gibi taşıdım seni içimde.
Ben seni,
Kırılmaktan korkmayan bir sevda gibi sevdim.
İhaneti tanımayan,
Şüpheyle yüzleşmeyen,
Sözle değil, susuşla büyüyen.
Her adımımda biraz daha sen oldum,
Bir ırmak gibi çağladım gözlerinin kıyısına.
Sana akan bendim,
Ve sen,
Bütün susuzlukların cevabıydın.
Aşkımız bir cümle değil, bir çağdır,
Bir efsanedir anlatılamayan.
Birbirine kavuşmuş iki yarım,
Birbirini bulunca tamam olan.
Ben seni sevdim ey aşk!
Herkes unuturken hatırladım seni.
Küllerini savururken dünya,
Ben korunu içimde büyüttüm.
Sana gelirken savaşlar yaşandı içimde,
Ben kazandıkça ağladım.
Çünkü zaferin adı sendin
Ve ben seni
Bir sancak gibi taşıdım
Dalgalandıkça içimde…
Sancak boyu sevda getirdim sana,
Tutmazsan düşerim.
Bu sevda bir kervandır şimdi,
Senin gönlünde konak bekler…
Ve ben,
Sana varmakla tamamlanırım.
Kayıt Tarihi : 17.6.2025 15:53:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!