Anlamını yitirdi gelinmeyen yolların zifiri karanlık dehlizlerinde bakışlarını aramak
Bilmiyorsun çünkü kuruyan göz pınarlarımdaki umutsuzluk rüzgarlarının yangısını
İstemem ,başkası okunmasın hikayemizi
Dinlemesin Gönlümü yaralayan o şarkıyı
Kimse anlayamaz ki zaten
Seni anlatmayan şiirleri dinlemek istemem
Gök yüzünde bir mabet gibiydin sen
Kim bilir kaç sevdalı çaldı kapını
Ben bir merdiven inşa etmek istedim gönül tahtına uzanan
Yetmedi gücüm
Çok sevdim ..
Seni sevdim ,biz olmayı sevdim ...kendiliğinden verilmiş akitleri sevdim ..
Demek ki her yüreğin bir mum misali yanacağı bir son damlası varmış
Sen yoruldum dedin..
Ben de sevdiğim
Umutlarımın tükenmesinden
Gelmeyeceğini bile bile yollarını beklemekten
Sana anlatmak istediklerimi kendime anlatıp dinlemekten
Bu gece son kez bizim için yanacak evimizin tüm ışıkları
SEN'de yoksam ben de giderim ..
Yüreğine iyi bak sevgili ...
Yine de gelirsen bıraktığın yerdeyim
Kayıt Tarihi : 12.7.2021 01:23:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Değerli yorumunuz ve katkılarınız için teşekkür ederim Tunç bey .
Başlığına "Bu Son Şiir" denilse de bana göre yeni şiirlerin gelişine dair yürekte toplanmış sözler var ..
İnsanoğlu var olduğundan beri hep tutkularla yaşamıştır, kimi bunun esareti altında ezilirken, kimileri ise bir pişmanlıkla vazgeçmiştir..
Tutkunun en kötüsü aşktır. Çünkü aşk her zaman karşılıksızdır. Çünkü aşk yorucu ve tek kişiliktir. Bizler birini özleyip severken, o bir başkasını sevip özlüyorsa o zaman çaresizlik büyür ve bekleyiş bir ömür sürer..
"Anlamını yitirdi gelinmeyen yolların zifiri karanlık dehlizlerinde bakışlarını aramak
Bilmiyorsun çünkü kuruyan göz pınarlarımdaki umutsuzluk rüzgarlarının yangısını
İstemem ,başkası okunmasın hikayemizi
Gönlümü yaralayan o şarkıyı
Kimse anlayamaz ki zaten"
Yoğun bir duygunun kağıda dökülen en dokunaklı hali. Zaten giriş bölümünde tek bir hedefe bir kurşun niyetine kendinizi şarjöre sürmüşsünüz. Bu aşırılık neden ?
"Başkalarının hikayelerini de dinlemek istemem
Ben bir merdiven inşa etmek istedim gönül tahtına uzanan
Gök yüzünde bir tapınak gibiydin sen
Kim bilir kaç sevdalı çaldı kapını
Yetmedi gücüm ...
Seni sevdim ,biz olmayı sevdim ..kendiliğinden verilmiş akitleri sevdim ..
Demek ki her yüreğin bir mum misali yanacağı bir son damlası varmış"
Tapınak varsa, demek ki tapınan biri de vardır. Aşk buysa, sevgi ortadan kalkar ve sadece saygı ile birine bağlılık devam ederken o yüce görünmekte birlikte kişi kendini değersiz kılar.
"Ben de sevdiğim
Umutlarımın tükenmesinden
Gelmeyeceğini bile bile yollarını beklemekten
Sana anlatmak istediklerimi kendime anlatıp dinlemekten
Bu gece son kez yanacak evimizin tüm ışıkları bizim için...
Sen'de yoksam ben de giderim..
Yüreğine iyi bak sevgili ...
Yine de gelirsen nerede olduğumu biliyorsun"
Hem yollar beklenecek hem de gelinmemesi halinde gidilecek, dedim ya, bu hiç bir zaman "Son Şiir" olmayacak.
Çünkü gönül birine tek bir mermi niyetine vurulmuşsa her zaman devamı gelecek..
Şiirde yoğun bir duygunun yanında çokça hüzün az umut bir de uzunca bir yalnızlaşma var.
Kısaca şiir tam bir sağanak
Saygımla ..
Fırsat tanınsaydı…
Renklendirilebilirdi…
Ön yargılar yıkılabilirdi…
Aynı terane hükmünü icra etti…
Hiç bitmez o umut…
Ama bu böyledir, bıçak keser, taş acıtır…
Tebrikler
Değerli yorumunuz için sonsuz teşekkürler üstadım .Saygılarımla.
TÜM YORUMLAR (6)