Sana söylemek istediğim çok şey var aslında,
ama nereden başlayacağımı bilmiyorum ben.
O kadar çok şey var ki içimde o kadar kırdın ki beni,
bir türlü kelimelere dökemediğim.
Eskiden her şey daha basitti sanki,
zaman yavaş akar,
ve sen hep yanımda olurdun, elimi tutardın.
Ama şimdi, geriye bakınca,
o anlar sanki birer gölge olmuş,
birer masal gibi, ellerin ellerimden kayıp gitmiş.
gerçek miydi, yoksa sadece hayal mi?
Bu sorunun cevabını bulamıyorum artık.
çok arıyorum, çok düşünüyorum, ama bulamıyorum, sadece kendimi kaybediyorum.
Bazen düşünüyorum,
biz ne zaman bu kadar uzaklaştık birbirimizden?
Bir vakit, seni hissetmek için gözlerimi kapatmam yetiyordu.
Sesin, nefesin, yanımdaydı hep.
Ama şimdi sesini duysam bile,
kalbime ulaşmıyor sanki.
Nereye gitti o eskiden bildiğim sen?
Yoksa ben mi kayboldum acaba bu zaman içinde?
Hatırlıyor musun, bir gece vardı,
sabaha kadar konuşmuştuk,
seninle hiç konuşmadan.
O an her şey yolundaymış gibi gelmişti,
sadece susmak yetiyordu.
Oysa şimdi, kelimeler boğazımda düğümleniyor,
sana bir şeyler anlatmak istiyorum,
ama ne kadar anlatsam da eksik kalıyor her şey.
Sanki ne desem, seni geri getiremez gibi,
sen de zaten geri gelemezsin.
Elimden gelen yok, okuyamayacağın şiirler yazmaktan başka,
tüm şiirlerime konu olmandan başka.
Geçmişe takılıp kalmaktan başka bir şey yapamaz oldum.
O anılar,
o kırıp döküp uyuduğun geceler,
her gece, yeniden gelip buluyor beni.
Bir yandan kurtulmak istiyorum onlardan,
çünkü onlar bana seni hatırlatıyo,
ama bir yandan da,
onlar olmadan da var olamıyorum.
Sana dair her şeyi silmek ne zor,ne acı.
Yine dudaklarımın fısıldadığı bir aşk şiiri, bırakamadığım,
Gözlerindeki masumiyet, bir deniz masalını anlatır bana,
Dalgalı sularında yüzerken aşka sürüklerdi beni,
Artık sana anlatmaya çalıştığım şey,
aslında sadece bir boşluk.
İçimde büyüyen, her geçen gün daha da derinleşen bir boşluk.
Sen gittiğinden beri,
hiçbir şey yerli yerinde değil.
Hani derler ya, insan birini kaybedince,
dünyanın dengesi bozulur diye.
İşte öyle,
seninle birlikte dünyam da dağıldı.
Toparlayabilir miyim bilmiyorum.
Her gece hayalleri yaşıyorum,
Diyorum ki;
Senin gülüşün papatyaların masumiyeti,
Bahçeme ektiğim çiçekler, gözlerinin ışığı,
Senin gülüşün, sonsuz baharın müjdecisi sevgilim.
Seninle geçen her an, beni büyüleyen, derin bir masal.
Dönüp papatya yapraklarına sorsam adını,
her biri aşk diyecektir sevgilim.
Gözlerin papatya yapraklarının en beyazı,
Benim içime düşen en güzel çiçek, gözlerimin gördüğü en güzel gözler.
Rüzgarlar saçlarını okşarken,
Papatyalar seni izlerdi,
Kendinde olmayan güzelliği, gıpta ile sende görürdü.
O güzelliği sende arardı.
Ama keşke sen hep bu masum papatyada saklı kalsaydın.
Gözlerin manolya beyazı, kalbimin sahibi,
Eriyip biterken ben, çekiyordu beni sana.
Ektiğim manolyaların kokusu, aşkın en derin hikayesinde, en güzel anları süslerken,
Sana böyle şiirler yazmak, benim tek hayalimdi.
Keşke seni düşünürken, bu dizelerde kaybolsaydım ben.
Bir yanım seni aramaktan hiç vazgeçmedi.
Kalemim seni yazmaktan usanmadı.
Bir yerlerde,
bir şekilde,
seninle yeniden karşılaşacağımızı düşündüm hep.
Ama belki de,
o karşılaşmamız,
sadece geçmişin hayaletleriyle olacak.
Çünkü ne kadar istersem isteyeyim,
zamanı geri döndüremem ki,
ve sen de zaten o eski sen olmayacaksın.
Ben de artık o eski ben değilim zaten.
Tek karşılaşmamız;
Hayallerimde,
Dizelerimde,
Gözlerimde,
Unutumadığım o masumiyette olacak..
Bazen düşünüyorum, düşünmeden edemiyorum.
belki de unutmalıyım.
Ama insan nasıl unutur ki?
Kalbine bu kadar işlemiş birini,
ilk kez teslim olduğu birini,
her anını paylaştığı birini,
nasıl silip atar ki?
Bunu nasıl başarırım, bilmiyorum.
Ama kesinlikle de bunu istiyorum.
Seni unutmak demek,
senin kelepçelerinden kurtulmak demek.
Sana söylemek istediğim çok şey var,
ama hangi kelimelerle anlatılır bu duygular?
hangi dizelerde tarif edilir?
hangi sıfatlarla anlatılır o gözlerin?
Bir damla gözyaşı belki her şeyi özetler,
ya da sessizce içime attığım o koca özlem.
Ama işte, yine buradayım,
hayaletine tutunmaya çalışarak,
geçmişe saplanıp kalmış bir halde.
Belki bir gün,
bu yükten kurtulurum,
ama o gün ne zaman gelir,
hiç bilmiyorum.
Kayıt Tarihi : 16.10.2024 23:56:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!