Karadeniz Teknik Üniversitesi Balıkçılık Teknolojisi Mühendisliği Bölümü mezunudur.İstanbul'da yaşamaktadır.
Olası yalnızlıklarda ben yokum
Yazmayın kara tahtaya beni
Ali’yi yazın
Ben bir dinozorum
Olası yalnızlıklarda yokum
Parmak kaldıramam o vakit, umudu kesin
Bereket dünyasından,
Umut dünyasına evrildiğimiz gündü
Bire otuz, bire kırk veren tarlalarımız kurudu
Senelerdir kapıda asılı duran
Keskin yüzü bilenmiş bir bıçağın
Paslı diğer yüzü oldu gurbet
Dokunaklı sözcüklerle,
Dokunmak vardı ağlayan gözlerine senin
Elini tutmak vardı içindeki o çocuksu bebeğin
İşte, o zaman yanında olabilirdim
Bir şiir tuttururdum, belki bir şarkı söylerdim
Sen belki eşlik ederdin, belki kendinden geçerdin
Belki şimdi bin yaşında
Belki on dokuzuncu yüzyılda bir tren istasyonunda
Belki dün tan ağarırken
Sen yalnızlığıma yazılmış en güzel şarkılarımdın abim
Hem de ahengi en derininden,
Hicazkâr kürdi
Acıyı sessizleştirebilmek kendini iyi hissettirmez
Bu, kesin
Acının da bir sesi çıkmalı
A demeli, o demeli, ıh mıh etmeli mesela
Bence o da kendince bir şeyler söylemeli hayata
Bir yaz çiçeği gibi açılırlar gününde
İçerler katrelerini günden güne
Tazelenirler serin rüzgârlarında
Tomurcuklar salarlar yavaştan
Vızıltılar isterler yamaçlarında
Bal olmak isterler yaban ellerde
Elde edilmesi zor olanı sevmek,
İstemek alışkanlığı insanoğlunda ebedidir
Ölümüne bir arzu hür yaşamdan önce gelir
İçimizdeki çaresizliği tüketir
O artık peşinden koşulmaksızın öfkemizdir
Günyüzü dertlenilir, uğruna türküler söylenir
Gülünce özlemim olursun
Sebeplenir yüreğim
Yeniden doğar bedenim
Yeşerir bozkırlarım
Nefesim umuda kanar
Sen asi kız, bir gülebilsen.
Aşk beklesin
Toy günlerinde emeklesin
Yarınını çocukluğum zannetsin
Aman, ikiletmesin
Al içimdeki üşümek sevdasını
Bu duygu,
Biliyor sanki bedene yerleşmeden önce hissedileceğini
Biliyor, öyle dönüşüyor heceye
Hissedilişi sıcacık açtırıyor penceresini
İnsanı insana gülümsetiyor eşsizce
Duygu sözlerin duygusallaşmanın ötesinde saf tutuyor
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!