Bahçede masmavi bir yaz sabahı
Kelebekler uçuyor güller arasında
Beyaz örtülü masada
Kahvaltı hazır..
Güneş çardağın üzerine uzanmış
Üzümler sofraya sarkıyor
Aşk’ın ön bahçesinde dolaşıyorum
Bulutlarda vals yapıyor
Güneş doğarken ruhum
Gönlüm ay ışığında suda yürüyor
Aşk’a az kaldı
Hülya gibi kızlardı
Buğulu akisleri
Denizin dibindeki
Kırık aynalarda kaldı
Betonların soğuk gölgelerinde
Her gece Boğaz
Sonbahar
Bir yaprak koptu dalından
Salına salına, sarı turuncu
Süzüldü aşağıya doğru
GİZLİ VE AŞİKAR
Her tarafda tutuşan bir çalı
Her tarafda, dağlardan gelen bir ses
Her şey gizli, her şey aşikar
Görüp bakmayan, bakıp görmeyen
Gün görmüş ihtiyarlar oturur
Çelebi yalıların
Mahzun sedirlerinde
Boğaz’la dertleşir
Nurlu sakalları
Kırgın kadınlar yaşar
Kırçıllaşmış hüzünleriyle
Ahşap bir yalnızlığın
Kristal aynalarında
Nice hicranlı aşklarin
Sevgili Yaşar Kemal’e
Ve bir şafak vakti
Derin uykusundayken deniz
O güzel insanlar
O güzel sandallara binip
Sen yok musun sen?
Her sabah beni kendine aşık ediyorsun...
Uykudan kalktığında
O lavanta kokulu mahmurluğun var ya
Beni mest ediyor...
Nar tanesinde narı bulunca
Her gönül nar olur
Boşlukta yankılanır
Sükutun engin sesi
Sonsuzda güller açtıran bir rüzgar olur




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!