Saklı Cemre
Yırtık ayakkabılarla kattettiğin dikenli yollar,
Kargaların sesi, kelebekler, toprağın altında uyuyan cemre,
Saydığın yıldızlar, ayın yüzünde beliren kadim bir iz, boş.
Kelimelere sığmayan hayaller, içtiğin sigara,
Külünü savuran rüzgar, hepsi boş.
Çocukluk masalları, kırlangıçların yuvasına saklanmış uğur böceği,
Dağ taş dinlemeyen, yeşeren ağaçlar, bitkiler, hepsi boş.
Aşk, meşk, sevda, umut edip uçurduğun güvercin,
Barışa açan kardelen, boş.
Emek kattığın yollar, süslü şiir masalları, boş.
Güneşin ısıttığı baharda uçuşan kuşlar, böcekler, boş.
Derin denizler boş, içinde kaybolan derya çocukları.
Gökyüzüne çizdiğim solgun mavi gözler,
Gecenin perdesinde beliren kadim bir iz.
Acının bağrına sapladığım paslı hançer,
Yüreğimde kırılan camlar kadar keskin acı…
Dalgalara vuran kasırga gibi öfkem,
Sarp kayalarda eriyen yıllar gibi suskun.
Yaşamın kıyısında yitip giden haykırışlar,
Ruhuna dokunan her iz de artık boş.
Her şey bir hayalden ibaret;
Biraz sevgi, biraz vicdan,
Biraz da merhametti insan.
Bunlar da yoksa,
Beden de boş, kemikte boş, ruhta boş,
Son nefeste,
Diline dolanan son sözde boş.
Kayıt Tarihi : 22.6.2025 16:15:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!