Sana güneşi vermek istedim,
bir kedi gördüm yolda,
ıslanmış, üşümüştü,
ona verdim ısınsın diye...
yağmuru aldım buluttan,
Bir kadın,
balkonda oturmuş sigarasını tüttürüyor,
dumanını vermiş rüzgara,
gönderiyor çok uzaklara...
sevdasını gönderiyor
uzak diyarlarda bir yar´a...
Günah dolu gecelerde,
sakarya´da kapadığımız gözlerimizi
.....´in masum güneşinde açardık.
ve o güneşle yıkardık kirli bedenlerimizi,
çırılçıplak vücutlarımıza değdikçe ışıklar,
akardı günahlar ayakucumuza...
Biliyorum...
bu rüya bitecek bir gün...
derin yaraları kalacak ruhlarımızda,
ağlayacağız gecelerce,
ellerimiz telefona uzanacak,
titreyerek geri çekeceğiz...
Ne çok özlemişim seni duymayı...
Gözlerinin hayaliyle yaşadım günleri,
Uykuya düşman gecelerde yandım.
Ama inan hiç ağlamadım...
Belki burkuldu içim, kırıldı gönül kanadım,
Yandım... yandım... için için kanadım...
Hani masallar vardır bilirsiniz,
'bir varmış bir yokmuş' diye başlayan
Ve 'gökten üç elma düştü' diye biten,
Prenseslerin ve prenslerin büyük aşklarını anlatan masallar...
Ben de o prenslerden biriyim işte
Hep yarım kalan sevdalarımda.
Cemresin sen yaşantıma düşen,
Eylül yağmurları ile birlikte..
Mutluluk senin adın,
İçimde sıcak,dudağımdaki tebessümde..
Leylak kokulu akşamlarda geliyorsun ya,
En güzelinde saatlerin,
Geceyi sabah ettik yine,
Çiy düştü muhabbetin üstüne.
Bu kafayla eve gitmek kolay da
Bakalım tutturabilecek miyiz anahtarı deliğine...
Durakta kimseler yok,
Bekle ki dolmuş gelsin.
Beş milyar yıllık bir sevda bu...
Dünya nebula halindeyken başladı yangınım.
Mağara duvarlarına çizdim seni ben,
Vazolara, takılara seni işledim.
Zeus´u altettim, herkül´ü yendim,
İkarus oldum, kanat taktım
Umutlar batarken ufukta, dağların ardında,
yarınların gölgeleri uzamaya başlar ağır ağır...
ve karamsarlık kaplayınca hayatı gece misali,
ölümün ayak sesleri duyulur sessizce...
anlamı kalmaz yaşamanın yürek sevdasız kalınca.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!