Senin umutların hiç vuruldu mu?
Bir sabah gözlerini açarken bütün hayallerin katledildi mi?
Hiç güneş gözlerinin içine batı mı?
Gün ışığın ortasında zifiri karanlığın içinde baka kaldı mı?
Yüreğin temmuz ayının ortasında kışı yaşadı mı?
İlkbaharın başında sonbaharın yaprak dökümünü yani eylülü yaşadın mı?
Sessizce bakıyorum; Sevdiğim Sana
Yazdığım bir şiiri artık okumuyorsun
Senin için Paylaştığım bir hikaye bakmıyor musun
Seni anımsatan paylaşımları beğenmiyor musun bile
Dedim ya artık Sessizce bakıyorum sevdiğim Aslında Sessizlik çare değildir ölümün kıyısından ölüme ölüme vurmaktır
Ölüme baş kaldırmaktır volkanik bir dağın külleri gibi ve ateşi gibi
Ben bu hayata; bütün umutlarımı tesbih ederken, tesbihimin sümbülüne sevdayla beraber ruhumu da asmıştım sana kavuşmak için.
Umut gibi bir şeydi, ne yaşam oldu bana, nede umut
Kaldım öylece ortada, bırakıp gitti
Kimdi bu;
Yaşanmamış bir dünyaydı
Yazılmamış bir romandı
Çizilmemiş bir resim
Yok edilmiş insanlığın yüreğinde sevgiyi var etmek, Ölü bir bedene ruh olmak gibidir.
Sadece bazen insan bakakalır herşeye ve
herkes,
Sevdiklerine bile.
Nefes almayan ölü bir beden gibi dururken insan ne konuşa bilir nede yüreğini susturarak dura bilir.
Ona yaşam mı dersin, yoksa ölümek mı dersiniz
Zerîya welatê rojê sîya; Go jîyan çîyi? Min go tuyi
Go hêvî çîyi? Min go dilê teyi
Go ronahîya jîyanê çîyi? Min go çavê teyi
Go evîn çîyi? Min go kenê li ser ruyê teyi
Go le mirin çîyi? Ez mat mam û min go jîyana bê teyi
Go çima hevalo?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!