Cıngı düştü yanar tandır içine,
Ayrılık şerbeti içtikten sonra,
Garip kalır dört duvarın içinde,
Araya hasretlik girdikten sonra,
Ferhat olur delmek ister dağları,
Cismim küçük cürmüm büyük,
Geldim sana Rahman Allah,
Günahım çok taşınmaz yük,
Geldim sana Kerim Allah,
Girdim günah deryasına,
Gönül dağım bugün yine dumanlı,
Alıp başım gider oldum dağlara
Takatım yok oldu başım gümanlı,
Alıp başım gider oldum yollara,
Gönül kuşum uçar oldu yuvadan,
Gönül seyran eder kendi yurdunu,
Mor lalesi açmaz olmuş dağların,
Erdaş dağı sivri tepen dumanlı,
Yazı geçmiş hazan vurmuş bağların,
Derelerin akmaz olmuş kuraktan,
Dağlar var arada gönlüm yakında,
Nazlı yarim hasret kaldım iline,
Bülbül gibi söyler oldum dalında,
Nazlı yarim hasret kaldım gülüne,
Yanar bağrım yar elinden hastayım,
Kara gözlüm ağır oldu sözlerin,
Dilin hançer olur deler sinemi,
Kelamın anlatır kara gözlerin,
Kirpiğin ok olur deler sinemi,
Gel geçirme şu güzellik çağını,
Gezdim şu alemi dengim bulayım,
Bana denk olacak yoğ imiş meğer,
Aylar yıllar geçti hala yoldayım,
Benden başka gezen yoğimiş meğer,
Çilem dolmaz hercaiyim gezerim,
Şu sevdan gönlümde yürekde yaran,
Derdimin dermanı sendedir sende,
Bu dertli başımı saldım sevdana,
Derdimin dermanı sendedir sende,
Gönül bağım sensiz sanki virane,
Diken ektim gül satarım,
Bu mezatta yerimmi var?
Yüküm hazır Gider oldum,
Bu kervanla yolummu var?
Cefa aldım keder sattım,
Has bahçenin açtı yine gülleri,
Hoş seda söylüyor dili bülbülün,
Cevrü cefa eder gönül dilleri,
Bizar olmuş hande dili bülbülün,
Güzeli çirkine gönül değişmez,




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!