Bir türkü bir şiir bitmeyen bir destansın,
Güzel türkiyemin illerine sultansın,
Sana göz koyanlara kükreyen bir aslansın,
Selam sana efsane şehir İSTANBUL.
Tüm dualar sanadır kalkınca eller semaya,
Henüz yeni doğmuşum...
Minik ellerim kocaman bir avuç
Ürkek bedenim sıcak bir kucak içinde
Yeni yeni açan gözlerimle bakıyorum etrafa
Bakıyorum fakat anlayamıyorum.
Kestin zalim kıldan ince boynumu
Kaybettirdin bana sevda yolunu
Birgün gelecek dünyanın sonu
Seninle o zaman görüşeceğiz
Senin gibilerinin kıyameti kopacak
Kırmızı arabası olmuş çocuk gibi
Sevindim meleğim seni görünce
Uçmaya hazırlanmış yavru kuş gibi
Kanatlandı yüreğim seni sevince
Güneşten daha parlak nur saçan yüzün
Kalbim kırıldı terkettiğin zaman
Hayallerim yıkıldı kalmadı derman
Tekrar bana dönmek istediğin an
Buluşalım seninle çarşamba günü
Gözgöze gelelim doğan şafakta
Güzel bir kız sevdim yüzyılın başında
Girdi dünyama çıkmıyor hep aklımda
Elinde kitapları hep önümden geçerdi
Bir tebessümü bile ömre bedeldi
Düşündüm taşındım onu nasıl tavlayım
Neydi tanrım bizim günahımız
Sel oldu dökülen gözyaşlarımız
Bu kadar çabukmu bitecekti
Ağaçlara kazınmış yüce aşkımız
Örümcekler aramıza örmüş ağını
Elma şekeri gibi tatlıydı bizim aşkımız
Sahildeki martılara takılıp uçtu sevdamız
Pembe ışık kadar loştu kurduğumuz dünyamız
Böyle bir hikayeydi seninle yaşadıklarımız
Şimdi deniz dalgalarıyla kıyılara vurdu
Koştur bizi zafere
Su serp şu yüreklere
Avrupaya sefere
Çıkalım fenerbahçem
Haydi at gollerini
Bıraktım ben herşeyi tekrar geçmişe döndüm
Beyazları çıkarıp siyahlara büründüm
Yasını tutuyorum senin ey zalim yarim
Yoksun sen artık canım benim için öldün
Arayıp sorma beni gelme bana bir daha
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!