-((S/ayıklamalar)) -(45) -Darbe-Cunta- ...

-Yeter kızım! -Yaşın 11! ..-Çok sorma! ! ! ...
**************
:) Tebrikler Ercan Bey...Saygımla

Asıl işleriyle uğraşmak varken yanlış işlerle uğraşanlara.

cok degisik anlatim olmus, kardesimin yuregine saglik, darbeler kiyamete kadar hic bitmeyecek, gelcek nesillerimiz gecmisin kirintilari ile yasamasa bari, siyaset ile bolunmese bari, Allah razi olsun kardesim

12 Eylül 1980 darbesinin mezaliminden nasiplenmiş bir kişi olarak darbeleri savunmam, darbecilerin, darbe yapacağı söylenenlerin yanında, arkasında, önünde yakınlarında olmamın mümkün olamayacağını belirterek sözüme (yorumuma) başlamak istiyorum.
Sorgulamak lazım.
22 Temmuz 2007 seçimlerine sebebiyet veren olaylar ve seçim öncesinde gelişen bir takım şeyleri hatırlayalaım. Seçim yapılmasına neden olan olay şu meşhur 367 meselesi. Bir eski savcı görüş olarak Cumhurbaşkanı seçimi için en az 367 milletvekilinin meclis salonuna girmesi gerektiği şeklinde bir görüş bildirmişti. Bunun üzerine o zaman iktidar partiisi dışındaki milletvekillerinin bir-iki istisna hariç meclise gelmeden yani 367 kişiyi bulmadan yapılan seçim üzerine seçimin iptaliiçin Anayasa Mahkemesine müracaat eden diğer diğerleri cumhurbaşkanlığı seçiminin oy çokluğu ile iptalini sağladılar. Bu tarihimizde ilk defa olan olağanüstü bir durumdu ve meclisin büyük çoğunluğuna sahip olan bir partinin Cumhurbaşkanı seçememesi gibi bir durumla karşılaşmıştık. Tabii millet nezdinde bu o parti için bir mağduriyet olmuştu.
Arkasından 27 Nisan günü ise bir elektronik muhtıra bomba gibi düşmüştü gündemimize. Sonuçta Türk Milleti olayları enine boyuna düşünmeden genetiğinin gereği olarak her şeye rağmen mağdurun yanında yer aldı ve seçimi bu günkü iktidarı yeniden ve %47 gibi muazzam bir oy oranı ile seçti.
Bu arada siyasilerimizin reşit bile olmayan çocuklarının iş dünyasına atılarak önemli derecede para kazandıklarına, bazısının gemicik sahibi olduğuna, bazısının mısır ithalatı yaparak kendi çuvallarına bol bol un akıttıklarına şahit olan millet o eski mağdurlarından desteğini çekmmeye başladı.
Bu durumda milletin desteğinin bazı alavera-dalaveralarla yeniden kazanılması gerekiyordu. O zaman eskiden çok iyi sonuç vermiş olan mağduriyet edebiyatına zemin hazırlanmalıydı. Nitekim birtakım adlarla hayali darbe planları ortaya atılarak bazı operasyonlar yapıldı. Bunların aslı var mıdır, yok mudur, yargının vereceği nihai kararla elbet anlaşılacaktır. Lakin milletin acıma duygularını oltaya getirmek için verilmek istenen mağduriyet görüntüsünün altında gözden kaçırdığımız mağduriyetlerin varlığı da artık saklanamıyor. Yani mızrak çuvaldan çıktı.
Kamuoyunu uzun zamandır meşgul eden ve gerçek mi, hayali mi olduğu konusunda insanların henüz kanaat sahibi dahi olamadıkları darbeler konusunda yandaş medyası, bir takım noktalardaki kadroları ile acımasızca giden bu mağdur(!) arkadaşların, 22 Temmuz 2007 seçimleeri öncesinde yayımlanan 27 Nisan 2007 tarihli elektronik muhtırayı ''bizzat ben kaleme aldım'' diyen kişi hakkında bir işlem yapmamıştır. Acaba o elektronik muhtıra danışıklı döğüş müydü?
Her neyse...
Olaylardan kim fayda sağlıyor hususunun ortaya konulması da gerekiyor.

tarihimiz darbeler tarihi olarak tarihe geçcek gelecek nesiller bizi böylemi hatırlayacaktı yüreğine kalemine sağlık üstad saygılarımla

Hos bir siir olmus Ercan Dostum yuregine saglik guzellikler seninle olsun***Tam Puan***

Hos bir siir olmus Ercan Dostum yuregine saglik guzellikler seninle olsun***Tam Puan***

Güzel bir işlenişti kutlarım.

Önemli ve gündemsel bir konuyu çok güzel hicv etmişsiniz değerli dostum.
selam ve dualarımla