Boğazımı yakan, gözlerimi ıslatan yaşların acısını bertaraf etmek istedikçe her yutkunuşta içime çektiğim kokun jilet yaraları açıyor. Hüzün ve kasvete düşen ruhumu arındırmak için gözyaşı ırmağında yıkamaya çalışıyorum. Ruhumu suya her daldırışımda hüzün ellerime bulaşıyor. Sensizlik sarmış bedenime birde hüznün lekesi oturuyor.
Beynim duygu işgali altında, düşüncelerimi tutsak etmiş. Aşkın zehri yavaş yavaş damarlarımdan vücuduma yayılırken ardında enkazlar bırakıyor. Deprem sonrasında oluşan enkazı toplayacak yürek henüz ortalarda yok.
Dudaklarımdaki yalvarış ateşlerinin korunda yanarken, gözlerimdeki yaşları gülmelerle kapatıyorum. Saçlarının sarhoş eden kokusunun zehrine kapılıp mecnuna dönüyorum. Ellerimde senden kalan sararmış mektupların gölgesinde.
Ateşli hummalı bir kararsızlık yaşadıklarım. İradem, yorgun benliğime teslim oluyor ve sen oluyorum. Yüksekten düşen taşın denizi yırtarak dibe inerken bıraktığı harabiyetti yaşadıklarım. Suda beliren her halka acının şiddetini gösteriyordu. Sular durulsa bile yürek odaları onarılmaz yaralarla doluyordu.
akşam güneşiyle yüklü olan bir bulut var dağın üstünde.
Bugün de:
sensiz, yani yarı yarıya dünyasız geçti bugün de.
Birazdan açar
kırmızı kırmızı:
Yazınsal bir serüven ama çok şık bir serüven...Kutluyorum sizi ve yapıtınızı,saygılarımla...
Bu şiir ile ilgili 11 tane yorum bulunmakta