tüm karabüyüleri çatlatan
bir fren sesini
kanlı mırıltılarla
bestelediğini hatırla
yarı çocuk
dut yemiş kızlar gibi
gülen kızları düşün
onları sevdiğini...
sana tebessüm nakışlayan sözleri
çoğunlukla böyle kızlar düşün
kök salmamış ağaçlar düşün
tüm karabüyüleri çatlatan
bir fren sesini besteleyen
kanlı mırıltı
-yarıya kadar unut
neyi unut ?
beyaz şeytanı düşünme
düşünür dedi umut
granül kederlerin
saygılı kokusuna
titiz davranıyor uykusuzluk
şehirde uç rüyâ sına ;
sabaha taş..
sabaha taş
parmakuçlarımdan.
Sen yeni yaşım!
ferden arınan bir alev gibi
taş mumundaki aydınlıktan
hayır hayır..
bir yutkun.. iki yutkun.. üç, dört sekiz
say unutana kadar hızla!
beyaz şeytanı umutla unut
umutla unut..
kestâne ağaçları arasında
seni bekliyor gibi
burnunu taşıyan kızlar düşün
sıcak bir vanilya yediğini düşün
serin bir gün
maria callas’tan, sabah ezanından korktuğunu unut
anneni sevdiğini kastet
kâtillere,
ilk anımsayışı kafanda tut.
ikinci olarak
ölüm yok kıs gözlerini !
bak bu nefesi hınçla çek !
üçüncü olarak
geceye bulaş
zorbalık yap
dalga geç karanlığıyla
beyaz terânelerde saklı magma
parçalanmış virajları topla bir peronda
un ufak dağılınca
tüm durakları seyret
bir satır başında
umutla unuttuğun kara büyüleri
kanlı mırıltılarla besteleyen çocuğu
yeniden hatırla
yeniden umutla unut
umutla unuttuğun ne varsa hep hatırla
Kayıt Tarihi : 11.9.2025 14:15:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!