Gözyaşların yağmur olup akınca
Mendil olup silen sen misin?
Ateşin soğuyup külün yakınca
Su olupta söndüren sen misin?
Dün gece sabah inan olmadı
Karanlık gecemi aydınlatmadın
Aşkın kadehine şarap dolmadı
Sensin geceyi sabahlatamadım
Hani bana dedin ya o sözü
Ben helal ettim sana gözü
Kalbin kalbimde atıyor
Senden aldım ben özü
Saatlerce baktım resmine
Yalnızlık korkusu başladı içimde
nice isyanlar geldi dilime
ben sana bunları yazarken
yaşlar doldu gözüme
yalnızlık Allah a mahsus derler ama
yanağı gamzeli benim sevdiğim
yüreğinde bin yıl mahkum kaldığım
yüce dağ başında seni bulduğum
ölüm gelir bana senin yokluğun
yokluğunda aradım ben yar seni
Bir günde hayatıma yerleştin
Gönül avutmaya yeminli misin?
Bu bedenimi delik deşik ettin
Kanım akıtmaya yeminli misin?
Güç yetmez zalimin zulmüne
yavaş yavaş gidiyoruz ölüme
böyle yapma güzel gardaşım
senide koyacağız kabrine
sanki dünya onun düşünmez kimseyi
Tövbe artık ben sevmeyeceğim
ölsen bile kabrine gelmeyeceğim
öyle çile çektirdin ki sen bana
yalvarsanda geri dönmeyeceğim
isyanımı duymuyor ki hiç bir kul
Dağlar var önümde aşılmaz
dert çekmekle gönlüm aşınmaz
gel gör beni yarim
yaşlandım kimse beni tanımaz
ağlaya ağlaya gözlerim heder
Uyku girmiyor gözüme sen gittin gideli
yara bere içinde halsiz bedenim
kalmadı şu dünyada bir tek sevenim
çeker giderim mutluluk vasiyetimdir
mutluluğu tattırmadın sen bir gün bana
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!