Renkler Sevdim İstanbul'da
Kızıllığı sevdim İstanbul’da,
Tan ağarırken tepelerinin ardından,
Yada gün batarken Kız Kulesi’nin üstünden.
Sultan Ahmet ve Ayasofya minareleri,
Kızıllıkla yürekleri dağlarken.
Fuşya morlar sevdim İstanbul’da,
Boğazın iki yakasında Erguvanlar, Leylaklar
Müjdeler baharı çiçeklerinde.
Sevgi tomurcukları açardı aşıkların yüreklerinde,
Gel derdi
Aşkların en güzelini yaşayalım tenhalarında.
Mavilikleri sevdim İstanbul’da
Boğaz’ ın Karadeniz’le buluştuğu yerde.
Üste gök başa ton maviliğinde
Altta deniz çalmış laciverde.
Bazen küserde gök, değiştirirdi rengini
Hemen ona uyardı deniz de...
Sarıyı sevdim İstanbul’da
Çiğdem renginde parlarken güneş,
Öğle vakti Haliç’ten Eyüp’e geçerken.
Işınlarıyla yakamozlar yaratırdı,
Aydınlık yarınlara parıltılar bırakırdı.
Yeşili sevdim İstanbul’da
Her yaprağın tek tek doğuşu,
Her yeşilde yeniden umuttu.
Sevgiydi, arzuydu, aşktı
Ve geri gelen yaşamdı.
Beyazı sevdim İstanbul’da
Çilesi, çamuru, bozulan her şeyiyle.
Çamlıca Tepesi’nden, diğer tepelerine,
Sonsuz uykusuna dalıp, bürünüp beyaza
Sessizce beklenmeyi, arzulanmayı isteyerek.
Siyahı sevdim İstanbul’da
Akşam griliğinden siyaha dönerken,
İstanbul’un silüeti silinirken,
Kuleleri, minareleri ile dimdik ayaktayken,
Karanlığın içinde her parlayan ışık,
Ya hüzündür yada mutluluk.
Tüm renkleri birleştirdim İstanbul’da
Ebru’lar yarattım, menevşelerin dokusunda.
Her bir semtinin ayrı rengi,
Her bir tepesinin ayrı şenliği.
Fark ettin mi İstanbul’um
Bütün renklerin sana ne çok yakıştığını. 18.04.2006
Kayıt Tarihi : 19.4.2006 21:21:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (1)