rengini aldatan bir beyazla yakaladım seni
demek sen de katıldın
bulut olsam yağmasam korosu'na
sonrası zorba bir ayaz, inanamadım
kaldı mı şimdi şarabımız
ödenmemiş bahar borçlarını utanır kirpikleri
Bir bakışki açıyor gönül muammasını,
İki sevdalı kalbin en gizli yarasını,
Bir bakış ki kudreti hiç bir lisan da yoktur,
Bir bakış ki bazen şifa, bazen zehirli oktur.
Bir bakış, bir aşığa neler anlatır,
Devamını Oku
İki sevdalı kalbin en gizli yarasını,
Bir bakış ki kudreti hiç bir lisan da yoktur,
Bir bakış ki bazen şifa, bazen zehirli oktur.
Bir bakış, bir aşığa neler anlatır,
Naime ERLAÇİN
Ankara
Bayan, 61
08.08.2007 09:14
İNANILMAZ !...
İnanın bu sitede hem çok eğleniyorum, hem de bunca bilgisizlik karşısında hayretten hayrete düşüyorum! Vay efendim oymuş, buymuş, şuymuş! Bir sürü laf salatası...
Bre bilmiyorlar diyelim - bilmemek ayıp değil de - hiç mi bakmazlar 'kim, kimdir' diye? ZEYNEP UZUNBAY başımızın üzerinde taşıdığımız onca şaire ustalık etmiş bir büyük şairdir!
bu büyük şairi sevgili Zeynep hanımı kutlarım ama Zeynep hanıma övgüler yağdırırken şiirini eleştirenlere bre bilmiyorlar,bilgisizler gibi alaycı sözlerinizle incitmenizi yadsıdım ve çok üzüldüm doğrusu...
Zeynep hanımın hayatını aktarmakla bilgi verdiğinizi mi sanıyorsunuz bilgisiz diye aşağıladığınız dostlara?
hiç ama hiç yakışmadı birleştiren,kaynaştıran şiir kültürümüz adına..
hepimiz nette olduğumuza ve hepimizin elinin altında bilgisayar olduğuna göre merak eden zaten araştırır şairlerimizin hayatını...hadi yaptınız bir iyilik şair hakkında bilgi verdiniz şiirseverlere ama iyiliği yaparken keşke kaşıkla verip sapıyla gözünü çıkarmadan,aşağılayıcı ve incitici sözlerle yapmasaydınız!
şair çok iyi,değerli biri olabilir bu demek değildir ki onun her yayınladığı şiir mükemmeldir...ve yine sanıyorum ki şiirleri eleştiren tüm dostlar asla şairi değil,şiiri hedef alıyorlar kendilerine...şiirlerini büyük bir tutkuyla sevdiğimiz usta şairlerin bile her şiirini beğenmemiz beklenemez tabi ki...içlerinde beğendiklerimiz gibi beğenmediklerimiz de olması son derece doğal...
keşke bu yorumu yazmak zorunda kalmasaydım...
ama kendi hakkım gibi başkalarının hakkının ihlal edilmesi,kişilerin aşağılanması insanlık adına çok üzüyor beni...dolayısıyla güzellik adına,dostluk adına küçük bir hatırlatma yapmayı mecbur hissettim kendimi...
.bu hatırlatmayı siteden özel bir mesajla yollayacaktım kendilerine ancak onca mesaj silmeme rağmen bir türlü boşalmadı vaktim de kısıtlı olduğu için mecburen buradan iletmek zorunda kaldım...sürçülisan ettiysem affola...
Günün Şiiri'ne gelince fena sayılmaz ama çok beğendim dersem kendimi kandırdığım gibi Zeynep hanıma karşı da samimi,gerçekçi olmamak üzer beni...ama sayfası incelendiğinde belki de çok cezbeden şiirleri de çıkabilir karşıma...tebrik ediyor,tüm dostlara şiir tadında,sevgiyle,dostça nice paylaşımlar diliyorum,
saygılarımla...
meltemi olur mu kör koyakların
acı tortulardan şiir yontabilir mi
elleri var mı rengini aldatan beyazın..çok güzel bir şiir okudum yüreğinize sağlık..SAYGILARIMLA...Fırat Sırtlan
Bugün üçüncü kez geldim şiire.. Bu şiiri vesile ederek ne çok söyleyebileceğim şey var diye düşündüm..
Şiiri ele aldığımızda::
Şairin dertleştiği, teklifsizce konuşabildiği birisi var birinci bölümde. Sitemler ediyor ona.O'nun da aslında diğerleri gibi yaptıkları ile söyledikleri arasında bir nifak olduğunu, iyi niyetler beslediği halde hattaiyi niyet besliyor görüntüsü veriyor olmasına karşın , o niyetlerin ve sözlerin gereğini yapmadığından dem vuruyor
Aralarındaki ilişki ve koşulların sertleştiğini ve bu nedenle şarapla yumuşatılmış bir özeleştiri muhabbetine ihtiyaç bulunduğunu söylüyor muhatabı olana
İkinci bölümde ise sanki bu diyalogdan uzaklaşıyor şair ve kendi kendisine konuşmaya başlıyor..Hatta son dizeye kadar diyaloğa dair bir gönderme yerine bir monoloğun sürdüğü hissini alıyorum şiirden.
bu kısım aslında kendisini olduğunu sandığı gibi resimleyen ve kendisini anlamlandıran bir kısım.
Bütün eksiklik ve olumsuzluklara , bütün kuşatılmışıklara karşı aşk
tan söz ediliyor..
Ötekisinn yani rengini aldatan beyazın niçin bir çıkmaz olduğu şiirin ezeli ve geleneksel kokan dili ile kurduğu imgelerle anlatılıyor..
meltemi olur mu kör koyakların
acı tortulardan şiir yontabilir mi
elleri var mı rengini aldatan beyazın
rengini aldatan beyazın iletişimi sağlayamayacağı ise ellerinin olmamasına telmihle veriliyor..
Şiir acısı içinde kıvranan bir ruh halinin sitemkar bir tarzda dışavurumu şeklinde örgülenmiş.
eski zaman lirikleri zaman zaman yer alsa da bazı dizelerde şiir genelde kırık bir fay hattı gibi kurgulamş kendisini..
Çünkü aşkı bilmişim
çizdim altını
derken çok nesir diline doğru giderken
meltemi olur mu kör koyakların
dizesi bir türkü tadında uzanıvermiş şiirin içine
Cumhuriyet döneminde şiirimizde modernliğe karşı çıkan modernler olduğu gibi geleneğin içinde büyümüş ve yetişmiş olanların muhafazakar bir tutumla karşıtlık yapanlar oluyor..
Aslında modern bir yaşamın parçası olacak bir jargona sahip bu şairin buna rağmen modern zamanlar içinde ihmal edilen birey iç dünyasına gönderme yaptığı ve içine yönelirken duyduğu acıyı dile getirdiği bir şiir bu..
Klasik dönemlerde hayvanlara şahsiyet vererek yapılan şiir sanatına fabl denirdi.
Günümüz şairleri ise eşyaya ve renklere varana kadar şahıslandırma ve dillendime yapıyorlar..
Örneğin renklerin bir dili var yeni dönem şiirlerde. Şairin kendisi için kurduğu anlam ve gerçeklik dünyasında rol sahibi kahramanlar olarak yer bulabiliyor renkler
Modern şiirlerin en önemli yanı yerelliğe karşı evrensel insan tipine yönelmeleri olarak görülebilir.
Gerçi kimi modern şiirler yerel unsurlardan faydalansa da bunu yaparken gayeleri evrensel ortak paydaya dönüktür.
Elbet çok fazla şey var şiir hakkında yazılabilecek..
Ama ben yoruldum
:)
Burada üç tip yorumcu gördüm:
1.Şiirden anlayanlar
2.Hiçbir şey anlamadığı halde anlamış,anlarmış gibi davrananlar,hatta anladığını ispata çalışanlar,hatta kötü şiiri de iyi diye savunup yutturmaya çalışanlar...
2.Şiirden hiç bir şey anlamayan ve bunu açıkça söyleyebilenler...
Okuduğum şiir bana 'haz'vermeli...yoksa neden okuyayım ki?Yazarının(şairinin)kimliği beni hiç ilgilendirmez,isterse bakan olsun,beni yazdığı şiir ve aldığım 'haz' ilgilendirir...Bu şiir haz veren cinsten değil...Falan ödülü torpille almış fikri geliyor aklıma...Malum,burası Türkiye...
BU GÜN İSTANBULDA GÜZEL BİR HAVA VAR......:))
HERKESE GÜZEL BİR GÜN DİLİYORUM...
GÜNÜN ŞİİRİNE VE ŞAİRİNE SEVGİLER...
IR...YIR...(anlamı:şiir)...
Kim yazmış olursa olsun ;
''Halep orda,arşın burda''...
Kimileri,çok zevk alsın...(!)?
Kimi okur ; der ki :hurda...
Şiir güzel olur,ancak ;
Okudum,haz aldım,dersen...
Kim anlayıp,zevk alacak ;
Lafları,mânâsız edersen...
Sözcük sırala peş peşe...
Anlamsız imgeler döşe...
Nerde coşku,nerde neşe ?...
Elbet okuyan anlamaz;
Kuru sözden bir haz almaz...
Bu IR, yaramaz bir işe...
Mısra olmalı berceste...
Işık yakmalı herkeste...
İçeriği,haz vermeli ;
Aslâ,etmemeli hasta...
İNANILMAZ !...
İnanın bu sitede hem çok eğleniyorum, hem de bunca bilgisizlik karşısında hayretten hayrete düşüyorum! Vay efendim oymuş, buymuş, şuymuş! Bir sürü laf salatası...
Bre bilmiyorlar diyelim - bilmemek ayıp değil de - hiç mi bakmazlar 'kim, kimdir' diye? ZEYNEP UZUNBAY başımızın üzerinde taşıdığımız onca şaire ustalık etmiş bir büyük şairdir! Tanıtıma, ya da 'günün şiiri'ne seçilmeye ihtiyacı mı var? Bir edebiyat dergisinde - herhangi birinde - imzasının olması bile o dergi için bir onurdur. Ya da bir panele katılması veya bir jüride görev alması… Bugün ise antolojimizi onurlandırmış. Ama kaç kişi biliyor değerini? (Uzunbay’ın da çok umurundaydı zaten!!!)
1961 Sivas doğumlu, ama kasabası sonradan Kayseri’ye bağlandığı için Kayseri şiir ekolünden saydığım bu hanımefendinin iyi bir düzyazıcı, öykücü ve şiir çözümlemecisi olduğunu kaç kişi biliyor?
Ya kitaplarını; aralarında ORHAN MURAT ARIBURNU Şiir Ödülü de olmak üzere ödüllerini, biliyorlar mı mesela? (DAMAR edebiyat Dergisi-Çankaya Belediyesi İlkbahar Şiir Ödülü, İzmir, Karşıyaka Homeros Şiir Ödülü, 7. Onur Güvener Öykü Yarışması, Miço Özel Ödülü…)
Bilgisizliğe ve meraksızlığa katkıda bulunmayı şiar edinmiş biri olarak kitaplarının adını da yazayım ki ihtiyacı olanlara azıcık faydası olsun bari!...
SABAHÇI SU KIYILARI – 1995, ilk baskı; 1999 ikinci baskı (Yön Yay.)
YAŞAMAŞK – 1998 (Hera Kitap.)
KİM’E – 2003 (Papirüs Yay.)
YARA FALI – 2006 (Dünya Kitap.)
“Yara Falı” ise özellikle tavsiye edilir… Yara kaşımayı – insanın kendi yarasını yani - öğretmesi açısından birebirdir hani…
“Günün şiiri” ve ŞAİRine içtenlikle teşekkür ediyorum…
“Günün eğlencesi”ne de elbette!
şiiri derinleştirelim derken.......okuyucu zorlanıyor
şair ne demek istemiş..hangi nesneleri betimlemiş...hangi duygulara kapılmış.......cümleler
hoş olabilir..bütüne bakmalı ...saygılar
Böl gökkuşağını
Tam tepessinden ikiye
İki elin birleşdiği yerden
Beyazın kendini
Aldattığı yerden............
.....................................
Rengarenk aşkların
Işıdığı yerden.............
ama
beyaz
Renk değildir ki............................
sohbetdir...............güzel di ..........galip kemali
Bu şiir ile ilgili 22 tane yorum bulunmakta