GÜZELLEME VE SİTEM
Kaşların yaymıdır,kirpiğin de ok
Salıp şu bağrımı delsene gayri.
İnan senden başka bir sevdiğim yok
Seni sevdiğimi bilsene gayri.
Yatak yatmaz taş yastığa baş koyar
Seherde çırası yanar aşığın
Yarinden başkası olunca ağyar
Dili maşuğunu anar aşığın
Maşuğundan ayrı kalsa dertlenir
Efendim sorma halimi
Bülbül figan, gül perişan.
Ayrılık büker belimi
Menzil uzak, yol perişan.
Dost elimden el çekeli
İğde nin usta şoförü
Geldi geçti Tıcık Şaban
Gösterdi bize hoş görü
Güldü geçti Tıcık Şaban
Vermesen almazdı kuruş
Seçim bağdaş kurup oturdu başa
Hal hatır sormaya vakit kalmadı
Tereyağ döküldü toprağa taşa
Hazine boşaldı nakit kalmadı
Kimi tespih çekip reyin sayıyor
İğde'nin solmayan yedi vereni
Her bahar açardı Sefil Çimani
Buldumu sohbette yarı yarani
Neşeden uçardı Sefil Çimani
Bazan bulandı da bazan duruldu
Elbistan şehrinin büyük ovası
Kuraklığa mahkum oldu vekilim
Kim güdecek hani nerde davası
Görülmeden düne kaldı vekilim
Çiftçi mahsul olmasada ekiyor
Ne ağa der nede paşa
Şan şöhrete bakmaz ölüm
Hazır ol; tetikte yaşa
Kibrit çıra yakmaz ölüm
Emir haktan kesin hüküm
Ölüm bize düğün bayram
Vatan için ölmezmiyiz.
Yeter bize ekşi ayran
Bir ekmeği bölmezmiyiz.
Çanakkale şahidimiz
Doldur saki çayları, içim yanıyor içim
Gönlüme sığmaz hasret, büyüyor biçim biçim
Halimi görmezmisin fazla söze ne gerek
Kaldırmaz bunca yükü olsa da demir yürek.
Yangın yeri şu gönlüm,çay ile söndürelim
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!