Pülümür ü özlemek Dersimlikiz

Cigdem Turan
24

ŞİİR


2

TAKİPÇİ

Pülümür ü özlemek Dersimlikiz

Bilsen…
Nasıl özlemişim
Pülümür’ün suyunu,
Akışını…
Çocukluğumun serin çığlığını
Taşlara çarpa çarpa getiren
O deli akışı…

Dersim’in kalbinde
Bir yer var
Adını her anışımda
İçim ürperir,
Bir ıslak yudum gibi
Boğazıma dizilir
Hasretin…

Bilsen…
Her sabah uyanırken
Bir avuç Munzur düşer rüyamdan,
Ve ellerimle yoklarım
Yosun tutmuş hatıraları,
Senin gibi gamzeli bir gülüş ararım
Kaynaktan ta ovaya kadar…

Ah Pülümür…
Sen sadece su değilsin,
Sen
Annemin sesi,
Babamın teri,
Benim yüreğimde
Dağ gibi taşıdığım özlemsin.

Cigdem Turan
Kayıt Tarihi : 21.7.2025 01:27:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


Yıllar sonra, elleri titreyerek açtı valizini. İçinden çıkan sararmış bir fotoğraf, bir çift yün çorap ve bir tutam toprak… Hepsi o dağların, o suyunun yadigârıydı. İsviçre’nin bir köyünde büyümüş olsa da, kalbi hep Dersim’de kalmıştı. Özellikle de Pülümür’de… O küçük taş köprü, o çağlayan su sesi… Bir ömür boyunca rüyalarına sessizce eşlik etmişti. Annesi hep anlatırdı: “Bak kızım… Bu su, yalnızca bedenimizi değil, ruhumuzu da yıkar. Biz orada doğduk, orada direndik…” Çiğdem, ya da bilinen adıyla “Dersimlikız”, çocukken annesinin dizlerinde oturur, Munzur’un hikâyelerini dinlerdi. Fakat göç onları alıp uzak diyarlara savurduğunda, içindeki suyun akışı hiç durmadı. Her sabah, gözlerini açtığında içindeki ilk görüntü hep aynıydı: Pülümür’ün kıvrıla kıvrıla akan suyu… Bir gün, beklemediği bir haberle sarsıldı. Eşini kaybetmişti. Dünya birden sessizliğe gömüldü. Hiçbir şey anlamını yitirmişti… Ama tam da o gün, rüyasında gördü Pülümür’ü. Su kıyısında yürüyordu, genç bir kızdı. Yanında babası vardı. Baba bir türkü tutturmuştu: “Unutma, evladım… Su akar, ama bizi de taşır…” O sabah karar verdi. Ne pahasına olursa olsun, memleketine gidecekti. Ve gitti. Bir sabah erken saatlerde ulaştı Pülümür’e. Su hâlâ aynı şarkıyı söylüyordu. Avuçlarını suya daldırdı, sonra gözyaşlarını içine akıttı. “Bilsen,” dedi fısıltıyla, “Nasıl özlemişim seni… Akışını… Kokusunu… Kendimi…” O gün, sadece memleketine değil, geçmişine, köklerine, kendine döndü Dersimlikız. Ve o sudan yudum yudum içtikçe, yeniden doğdu…

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!