Sonbaharın faslına erince
Yazgının seyrine kapıldı gönül
Gül’e yel değdi kırıldı kolu
Şifayı bülbülde aradı gönül
Testiyi kadehe dökünce anladı
Titrek bir mum alevi gibi beklerken sabahı
İçimin fitilleri bitmişti yanmaktan sana..
İs vardı üzerimde; yanık kokulu,kirli...
Gecenin en uzun vakti sabahı karşıladığında...
Gece olmuş ay çıkmış
Tepside sunmuş tüm aşıklar mehtabını..
Payıma sen düşmemiş yine..
Olsun ben beklerim
Burnum sızlayana kadar..
Henüz bir yarın başlamadı
Hani mimlenmiş sevdalar vardır,
Yürek çarpıntısında gizlenmiş akla'' mıh'' gibi çakılan,
Gümüş bir çerçeveden izlerken maziyi..
Türküler yakılmış sözleri silinmiş,
Eski bir gramafonda yanık bir sesle dinlenen..
Tutkunun dansa gelmiş hali ''tango ''eşliğinde..
Kurşundan ağır bir hüzne saplandı kalbim
Ne varsayımları tanımladı
Ne de yoksayımlarda adı anıldı
ağırlığınca katlandı ömre
Bilendi bıçak sırtlarında
Yol ayrımları görüp
Uzun sıkıntılar vermiş şeyleri bitiremiyor olmakla,
Herşeye yeniden başlayabileceğimi sanmak arasında
Bir fark olmadığını fark ettiğimde!
Sözlerimi bıraktım beyaz parşömene her seferinde...
Suskunluğum taşıyor yedi tepeli gecelerde..
Gözleri okyanus bakan bir adam tanıdım
Dalgaların nemi saçlarından sızıp gelen
Kaç yıl ıskaladı bilemem
Şakaklarına yaşam dolusu yalnızlık ekleyen..
Yalnız efe meydana diz vurdu
Dağıtacağım yine bu hüzünlü bulutları başımdan
Aldanışları aldatarak; seyr'ü seferde...
Kendimden gideceğim bir akşamüstü..
Yine sonu kavuşmalara çıkacak olan can'ü tende..
Elyordamıyla bulacağım;
sevgilerimi,bekleyenlerimi...
Hüzün içte yanan ateş mi söyle
Bağrım yandı da söndü nicedir
Hasret kaplar gece gibi sol yanı
Gözler bile âma olmuş nicedir
Bu ruh ki vuslatı deryada
Düşlerimden damıttım bu sevdayı ben
Karın boşluğumda toplantı bütün yanıtlar
Çakıldı beynime gözlerin siz bakışlar
Özentisiz çizgilerle gelmiştim oysa
Yap yalın bir doğru parçası olmaya
Ve sen; hem yar sın hem ser




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!