Perihan Pehlivan Şiirleri - Şair Perihan ...

Düşüyordu zaman geceden
Ama doğmadı güneş yüceden
Kafesten çıkıp gitti
Bir tarih sessice bitti
Ağlıyordu Dolma bahçe
Bakıp geçen yarım asırlık ömre

Doktorun biriydin
Titiz ve gizemliydin
Hep gelirdim sana
Bakışların değerken cana
Kül olurdum yana yana
Sormadın ki hiç bana

Her bina gibi çatı, duvar, kapı
Pencere betondan bir yapı
Bayrak salınır dalga dalga
Çocuklar bahçemde halka
Birler, ikiler, üç, dört, beşler
Hepside arı gibi işler

Yorgancı
Yorganım deniz dalgası
Geldi bak düğün haftası
Kesilecek düğün pastası
Bu da aşkın sefası

Hediye

Suskunluğum sana hediye
Belki bir gün anlarsın diye
Bak gönlüm sensiz virane
Küllerimden doğarsam yine

Bursa dolaylarındandı
32 yaşında sarışın
Bir göçmen kızı
Yüz güzeli değildi ama
Gönlü güzeldi
Matematik öğretmeniydi

Elmaların hasıyım,
Cömert toprakların rehasıyım.
Yeşil ırmak sevdasıyım.
Misketım, zenginlik aromasıyım.
Mineralim bol benim,
Sevdam sel benim.

Bu hüzünlü ayrılış niye
Bakışlarında kin, sözde kinaye
Sıcacık tuttuğun ellerime
Bir avuç kül hediyeme
İki adım ötede, millerce ıraklık
Yemyeşil sevgi bahçemde kuraklık

Şehit düştü, Mehmetler.
Yetim kaldı, çocuklar-bebeler.
Dul kaldı, suna gelinler.
Yüreği yanık, gözü yaşlı anneler.
Toprağım, vatanım, Anadolum.

Sana çeyrek kala
bir yağmur bir yağmur
Dostlar başına
Gök yırtınıyor
Bulut kararıyor
Dal ıslak