...
pencereden çekilirken hayali gün
devrilen cümleler yakalıyor ellerim,
babamı tuttuğum gibi
sendelediği yer de,
az önce..
dağın hatrı var
inandığı kar uğruna,
sokağın yıkılan inancı..
...
koyu bir kovuktan uzanıyorum
sağım tepişen sincaplar
solum tırpan kesiği,
kırılan fındıkların hesabı tartıda
ağır geldikçe ağrıyor yaşamak
çelik çomak değil bu
bu sadece taşmak
nehir mi olasın geliyor, diyorum;
-ki taşkın olup yatağından şaştığını biliyorum,
sus pus yutuyor,
sincaptan aşırdığı fıstık niyetine cevabı.
...
beyazlara sarılan beş gövde gördüm
dördünün üstü hare, biri kaçak!
sır olasım gelip, sırlandım
kayıp ilanı astım boynuma,
rüya da büyüdüm ben
her satırı yazarken uyuyordu bunlar
duvarlara yansıttığım
böyle pencerelerden
uçmuşluğum da var..
koymaz iki okka nohut,
dağ delip ferhatla
çağ taşıdım sırtımda.
süpürgelerimin sapı da
o sırtım da kırılmıştı hep,
bizimkiler çok haşin severdi ya beni,
sevmek çok garipti..
o zamanlardan aşinayım
acıyan yerlere..
...
bacamız tüterken henüz
söndürmeyelim göğü,
af kıyısında saf tutalım
saf tutup susalım
pencere önlerinde...⚘
.....özlem/
mayıs/üç
Özlem Çay
Kayıt Tarihi : 4.5.2025 01:45:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
hastane odası dar gelir cana, hele ki devrilen dağ gibi, canına can olan ise....
döküntüler ile karmaşalar arası..teşekkür ediyorum üstadım..
TÜM YORUMLAR (1)