Söz olur bizdeki yazın kıymeti,
İz olur gönlümde yatar heybeti.
Bir dilim patlıcan, bir dilim eti,
Sıraya dizerken ayırma, bölme,
Patlıcan kebabı yemeden ölme.
Ne zoru biliriz ne de engeli,
Nimete saygımız sonsuz dengeli.
Fırın istemezsen uzat mangalı,
Uzaktan uzağa bakıp da gülme,
Patlıcan kebabı yemeden ölme.
Ateşe atarken tahta bir kürek,
Elli beş dakika pişmesi gerek.
Yârabbi gezegen gibi mübarek
Sanırsın şemali cennetten gelme,
Patlıcan kebabı yemeden ölme.
Ne kadar uzunsa patlıcan boyu,
O kadar doyurur ağayı, beyi.
Akarsa kolundan yemeğin suyu,
Dilinle temizle, mendille silme,
Patlıcan kebabı yemeden ölme.
On kişiyle başlar tepsi savaşı,
Bu savaş affetmez eli yavaşı,
Ucunu hafiften kıvır lavaşı,
Dürümün içinde karışık sölme,
Patlıcan kebabı yemeden ölme.
Kimisi tabakta kimi dürümde,
Kim olsa dayanmaz benim yerimde.
Vallahi ben tüm tepsiyi yerim de
İsterim ki sen de gam, keder bilme,
Patlıcan kebabı yemeden ölme.
Antepte patlıcan ciğerdir candır.
Isırmadan evvel yağına bandır.
Üç dürüm yiyeni gel de inandır.
Kaptırıp kendini mideyi delme,
Patlıcan kebabı yemeden ölme.
Kayıt Tarihi : 7.10.2019 21:00:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (1)