özlüyorum
şimdi hatırlıyorum
yürek çarpıntılarımın
soluk soluğa tırmanılan
dik yamaçları
tekrar oturdum
yıldızlar gibi gözlerimi
kocaman- kocaman açıp
hasretleri uzaklardan seyretmeye
aklın dağınıklıklarını toparladım
unutarak bağladım kollarımı
bir molada tanıdım bir tas tarhananın
sıcaklığını
günlerin terminallerden gelip geçişine engel
baronların elindeki kırbaçlar acı çektirirken
bir ilham esintisi sarsar doğamı
bir başkasını düşünmekten uzakken
sesiz bir gemi gibi
yakınlaşıverdin kıyılarıma neden?
gel de gidelim diyorsun
ben vazgeçemiyorum
sen geri vuruyorsun sahile
kimi zaman rüzgar oluyorsun
aklımın eteklerimi havalandırıp,
kafamı karıştıran
kimi zamanda;
boş ver anlatması biraz uzun hikaye
bir zaman sonra
nereden estiği belli olmayan sabır
kar suyu kaçırır eksikliklerin kulağına
sendeki fazlalıklarla tamamlanır
bendeki özgüven ve hür düşünce
yüksek ayardaki kafi gelmeyen
ellerimin yoksul boşluğu
yokluğunun soğukluğu ayaz
sende biliyorsun hissediyorsun
üşüyorum
seni çok özlüyorum
senem erdem
Muammer ErdemKayıt Tarihi : 27.11.2014 11:29:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

bir başkasını düşünmekten uzakken
sesiz bir gemi gibi
yakınlaşıverdin kıyılarıma neden?
gel de gidelim diyorsun
ben vazgeçemiyorum
sen geri vuruyorum sahile
kimi zaman rüzgar oluyorsun
aklımın eteklerimi havalandırıp,
kafamı karıştıran
kimi zamanda;
boş ver anlatması biraz uzun hikaye
Bu uzun hikaye bölüm bölüm paylaşılmalı... Paylaşılmalı ki yüreğe çöreklenen taş küçülmeli yazdıkça, yazılanlar okundukça...
Özlemiyorum deseniz kim inanır ki... İnsan sevdiğini yanındayken özlerken, dönülmez yollara giden sevgiliyi özlememek mümkün mü?... Kutluyorum güzel kaleminizdi. Bu sefer şiirdi... Nicelerine Senem Hanım... Sevgimle...
TÜM YORUMLAR (1)