Damarlarımı yırtan bu aşk,
Damlalarla vuruyor camıma.
Peşinde sokak lambasının kendine yetmeyen ışığı.
Önce neyi özlediğini bilmeli insan;
Baharın habercisi ilk ya da son olduğunu.
Sonbaharında gördüm,
Sabah ezanının yalnızlık makamından okunduğu yerde,
Denizin kıyısız kaldığı o yerde.
Önce neyi özlediğini bilmeli insan;
Uykuyla ölüm arasında kaldığı her saatte.
Sahi, gözlerin göğe bakmak gibi miydi?
Yüzünün deltasında bozkır ağıtları...
Elini tutmak, bir çocuğun ilk tokatı gibiydi;
Acı ve mahcubiyet.
Hele ki baş başa kalmak saçlarınla,
Öpmek acıyan her yerini,
Kana bulanmışken bu denli,
Ahraz gülüşlerinin yaktığı her yeri.
Yastığın en ıslak yanı, yüzünün değdiği yerdi.
Önce neyi özlediğini bilmeli insan.
Kayıt Tarihi : 14.5.2025 03:57:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!