Her kömür karası gözde
Ay şavkı vurmuş yüzde
Hem yokuşta hem düzde
Müslüman; bir ankadır! varsa günahı yanar
Sonra Kevser çayında iman külünden doğar…
Özgür Bebek
Şu hayatta her bir gece
Olur, bana bir bilmece
Düşünürüm hece hece
Ölüm gerçektir sadece…
Kader çizgisi solmuş, gariban, boynu bükük
Üzeri sağdan soldan, perişan, yırtık sökük
Sokaklar dostu onun yoktur başka kimsesi
Nekadarda özlemişim seni oysa...
Bu kahrolası kısır döngüde sen hep benden uzakta, ben ise yalnız.
Kaç kere dönecek bu kum saati.
Kumrular aşklarını haykırırken sabahın tazeliğine
Erirdi içim, ben her sabah kumru olmak istedim
Ben sana hiç seni anlatamadım mesela...
Bisiklete binmedik seninle, mısır yemedik korku filmlerinde
Uzun bir yaz akşamında ayaklarımızı sallandırmadık köprüden
Bak hiç kavgamız olmadı bizim
Aşk; narin bir yüzüktür kaybetti mi bulunmaz
Bir çıkarsa parmaktan, bir daha kullanılmaz…
Özgür Bebek
Sakarya 2006
Aşk güneşini alıp ardıma kendime bakıp rahatlatıyordum yıpranmış yüreğimi.
Seni tekrar görünce anladım, gördüğümün gölgemin heybetinden başka bir şey olmadığını…
Meğer her şey, oyuncu ve seyircinin ben olduğu tek kişilik bir gölge oyunuymuş.
Kaderin suyolunda pusulasız gemideyim yapayalnız.
Çakırkeyif umutlarla kürek çekiyorum, bilinmezlere…
Anılar
Neredesin geçmişim, hatıram, ey anım
Seni düşünmekle geçer günüm, haftam her anım…
Ecel geldiği vakit çığlık çığlığa, donduracak şekilde damardaki kanları;
Yanlız evveli ve birkaç amel elinde kalan, bir mağdurun.
Artık ahir yoktur ona
Var olan yalnızca koca bir keşke ve ilahi daim olan.
Özgür Bebek



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!