BULDUN MU GÖNÜL*
Neler geldi söyle senin başına
Arayıp dermanı buldun mu gönül.
Varıp da yatınca yârin döşüne
Dertleri unutup güldün mü gönül.
Çok bir şey istemem azıcık yeter
Şöyle bir bakıp ta gül yeter bana;
Çekilmez dertlerin ölümden beter
Gönlümü okşayıp al yeter bana.
Güzellikler sende sevgiler senin
ANLAMAZSIN
Güzelliğin satma bana
Biter bir gün anlamazsın.
Sahip olsan onca hana
Yiter bir gün anlamazsın.
Kuluncak ilçemdir Başören köyüm,
Diller ile anlatayım kendimi.
Asaletim temiz bellidir soyum,
Yıllar ile anlatayım kendimi.
Ellidört yılında aralık sonu,
ARTIK ŞİMDİ
Kız aşkından oldum deli
Divaneyim artık şimdi;
Savuruyor aşkın yeli
Divaneyim artık şimdi.
Tükenmedi yıllar yılı katlandı
Bitmiyor bir türlü dertleriniz oy;
Önceden de vardı ama atlandı
Bitmiyor bir türlü dertleriniz oy.
Gidilmedi küçük dendi üstüne
Köye Çoban tuttuk itin birini
Yallandı yallandı yallandı gitti;
Pasaklar içinde görmez kirini
Pullandı pullandı pullandı gitti.
Yıllar boyu geziyordu avara
ATATÜRK’ÜN İZİNDEN*
Çağdaş düşünceyle aydın günlere
Yürüyelim Atatürk’ün izinden.
İleriye doğru giden yönlere
Yürüyelim Atatürk’ün izinden.
Güvercin donunda urum eline
Laikliği Hacıbektaş getirdi;
Gelip mürit olan gönül seline
Laikliği Hacıbektaş getirdi.
Karanlığı makul gören kişiye
ÜLKE PERİŞAN
Halimiz vaktimiz yerinde sanki
Vatandaş perişan ülke perişan.
Kimseden çıkmıyor bir ses inan ki
Vatandaş perişan ülke perişan.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!