Ölüm-Cek
yalnız şiirin midir yaşama kafa tutan
ya da kızarmış ekmek kokusu
Şiirin Öfkesi
Şiir üzerine öyle çok yazıldı çizildi ki; bir şeyler yazmak için ne zaman otursam, bu konuyla ilgili yazmak hevesim korkaklığıma yenik düşüyor.Ancak bugün kızdım.Şiirin gereksiz yerlerde gereksiz kişilerce sağının solunun çekiştirilerek, dedikodusunun yapılarak, aşağılanarak, hak etmediği alkışı alarak, zorla var ya da yok edilmesine kızdım.Bu durum şiiri incitir; küstürür.Çünkü şiir,iyi niyetin öfkesidir.
Dergilerde yapılan eleştirilerin şekli, samimiyetsizliği; sanal edebiyat sitelerindeki şiirlerin altına eklenen yorumlar; bu yorumların cevapları kızdırıyor beni. Öncelikle sanatla ilgilenen kişinin incelikli olması gerektiğine inanırım; kötü insandan iyi şair olmaz.Hele de şiir bu kadar hayal kırıklıklarından, karşılıksız sevgilerden, kırılmaktan, incinmekten.anlaşılamamaktan ve hüzünden söz ederken. Siz oturup bunlar üzerine şiir yazacaksınız, sonra ilk fırsatta size yapılanı başkasına yapacaksınız. Ve biz de bu şiirin samimiyetine inanıp alkış tutacağız; ki maalesef tutuyoruz.İşte buna kızdım. Başkalarını inciten, kıran-döken, eleştiriyi hakaret sayan, emeğe saygısı olmayan bu insanlar, saydığım nedenlerden dolayı incinip, kırılıp, hüzne bulaşıp öfkelerini kağıda kusuyorlar.Bu şiir değildir.Bu şiirin eleştirisi de değildir. Şiir yaşamın kendisidir ve sahibine benzer.Yazılanlar yaşamına ve yakasına yapışmamışsa kişinin, bu bir yaratı değil, ben merkezci bir iç döküştür.bu yüzden bu yazıyı benim gibi düşünenlerden çok düşünmeyenler için yazıyorum.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!