—Yaşam Kesitinden -
Gündüzleri güneş alaycı sırıtsa da, mevsimin zorluğu başlamış kış gelmişti, hava zıpkın gibi, dışarıda rüzgâr ıslık çalıyordu. Erciyes dağına kar düşmüş olmasına karşın henüz şehre kar yağmamıştı. İnsanların burunları akıyor kâğıt mendil fabrikaları amerikancı krize rağmen çalışıyordu. Suni ve sentetikleşen bir yaşamda ne havaların ne mevsimlerin eski tadı düzenliliği yoktu, adeta gökten mikrop yağıyordu ve Grip mikrobu, zayıf düşen bağışıklığını kaybeden toplumun belası oluyordu.
Osman geçmişine dalıp dalıp gitse de yaşadığının gerçekliğinde, kahırlanmanın bir fayda getirmeyeceğinin bilincinde otuz yaşını çoktan geçmiş ayakları işlevini yitirmiş biriydi.
Sabah hastaneye gidecekti telaşlı ve aceleci bir halde erken yatarak uyumaya çalışıyordu. Zorlu, acabalarla dolu düşünceleriyle yorgun bedenini uykuya teslim eder, derin bir uykudan sabah ezanıyla uyanır. Akşamdan kalan aceleciliği ve telaşıyla giyinip tıraşını olur bir iki lokma ekmek birkaç zeytin ve bir dilim beyaz peynirle bir bardak çay içip yola koyulur. Yolda, yürüyüşü dizleri üzerinde bir sürüngen gibi olan bu adam sabah işine gidenlerin iç sızlatan bakışlarını bir güz rüzgârı gibi yalayarak geçer. Nihayet devlet hastanesine gelir ve gerekli evraklarını 8. bölüme verir ve o merdivenleri aşmanın zorluğuyla sakat raporu veren kurulun olduğu bir blok ötede ki bölüme gider. Kapıda sıra vardır sırasını beklemeye koyulur. Bir süre sonra sıra kendisine gelmiştir ve yetkili uzman doktorun karşısına gelir doktor evraklarını 8ci bölümden getirmesini söyler. Kapı açıktır, olanı bir çift göz görmekte o Seher kadının öfkeli bakışları bir mıh gibi yapışır doktorun gözlerine. Kadın içinden iç geçirerek ben gidip alsam getirsem diye düşünür ve bir hamle yapmak üzere iken genç adam boynunu bükerek odadan zorlanarak çıkar. Ayakları işlevsiz bu adam kadınla göz göze gelir ve kadın kendisine siz bekleyin ben gidip sizin için evraklarınızı alayım der, Osman teşekkür edip elleriyle merdivenleri inerek gözden kaybolur.
Şark'ın bu sevimli,güzel köyünün
Cenneti andıran bir akşamıydı.
Sizi ilk balkonda gördüğüm gündü,
Yüzünüz sararmış gibi göründü,
Toplum bu mikroplardan kurtulumu?yoksa toplum bu mikroba karşı bağışıklıkmı kazanacak?
Gerçek olan şu ki bu toplum bu mikroplarla daha uzun süre yaşayacağıdır.
Yüreğin dert görmesin dost....Saygılar
Vicdan ,merhamet,sagduyu ......yürekte yitirilmemişse birbirimizle evrende bütün olarak yaşadığımızın daima farkında olur....ve böylesi farkında olan insanlar olduğu sürece umudumu yitirmedin insanlıktan yana.....İyi bayramlar yüreğinize sağlık...saygılarımla.....Fatma Güven
Bu şiir ile ilgili 2 tane yorum bulunmakta