Ağaçlar giyiniyor çarçabuk
Yapraklar için filiz açıyor
Güneş acele ettiriyor, ilkbahara
Gelecekler, gelecekler diye
Fısıldıyor
Sevgililer, bunu duymuş, görmüş gibi
Bir yorgunluk yoludur hayat
Siyah saçtan beyaza
Çakıl taşlarının altına saklanmış
kimi zaman keskin
kimi zaman kaygan
Yırtarcasına yüreğimi, haykırdım,
Bir gülücük, bir ekmek
Yeterdi belki, yalnızlıklarda
Umutsuz zamanlardan, yoruldum?
Gözüm yaşa yaban, yağmıyor
Yağmur, yağmur yağıyor,
Başım pencereye yaslanmış, seni düşünürken
Yağan yağmur her damlada seni bana taşıyor
Sel oluyor akıyorum
Senin kaçamak bakışların,
Balkonda ki çırpınışların
Basamak olsa yıldızlar
Koşarak çıksak sonsuza
Gökkuşağına renk olsak
Hırçın durumlarda, dalga olsak
Patlasak dağlara taşlara
Durulsak, dursak
Televizyon
Şubat 1,öğleden sonra
Mutluluk üzerine yazılmış makaleler, gazetede vahşet haberleri bir kaosun habercisi gibi insanların beyinlere yerleşiyor haber kanalları bir birlerinin tekrarını yapıyorlarken magazin haberleri tüm uçukluğu ile çarpık hayatları anlatıyor…tüm acımasızlığıyla insanlar bakmıyorlar dışarıda neler olup bittiğine televizyonlar da gösterilen herşey onlar için yeter oluyor bir zaman sonra kanalların yer yer anlamsız proğramları sürükleyip götürüyor başka başka hayatlara…
Güneş açar
Doğar sevgi çiçekleri
Yağmur yağ, aç çiçek
Sevdiğimi süsle
Yüreğim mutlu
Filizlendi sevgi çiçekleri
Sarhoşlar diye bağırdı adam,
Başının üstünde bitmiş, içki şişesini sallayarak
Ben içtim siz sarhoş oldunuz…
İçi içine sığmıyordu, haykırmak istiyordu,
Vücudu yorgun üstü bin parça,
Ne yazmalıydı kader,
Mutluluğa dair,
Çığlık çığlıktı, hayat denilen,
Ne de çabuk kaçardı mevsim mevsim…
Ne yazmalıydı kader,
Bugün varoştayım
En yokuşundan yollar
Kaldırımsız çarpık
En yoksulum bugün
Filemde açlık,yüreğimde yokluk
Bugün varoştayım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!