Bugün kalbimde değil,
bir hastane bekleme salonunda oturdum.
Kalbim hâlâ tek sandalyeydi,
ama onlar yine 13 geldiler.
Saat akşam altıydı.
muayene sırası değil,
geçmiş bekleniyordu.
Birinci
Acilin girişinde panikle yürüyordu,
Hemşireyle tartışırken göz göze geldik.
Elini tuttuğum ilk kadındı o,
Ama şimdi tansiyonunu tutamıyordu.
İkinci:
O hâlâ dünya kurtarıyordu.
Hastaneye gelen herkese ‘sistemin çöküşünü’ anlatıyordu.
Üzerinde tanıdık bir devrimcin bluzu
Beyninde tükenmemiş devrim sloganları
Ben hâlâ gözlerini seviyordum.
Üçüncü
Özel hastane olsaydı gelmezdi.
Devlet hastanesiymiş, cebine uygun.
Yatırım tavsiyesi verir gibi söyledi:
“Kalp krizi bile enflasyondan etkilenmiş.”
Yine zarardaydım.
Dördüncü:
Elinde roman vardı.
Okumuyor, sadece taşıyordu.
Gözlüğünü burnunun ucuna itip,
“Şiir yazıyor musun hâlâ?” dedi.
“Sen sustuğundan beri değil,” dedim.
Beşinci:
Bekleme süresi 15 dakikayı geçince kalktı.
"Ben gidiyorum" dedi.
Onu sadece acil aşklarda görebilirdin.
Ben ise hâlâ yoğun bakımdaydım.
Altıncı:
Bir köşede dua okuyordu,
herkesin şifası için.
“İçini ferah tut” dedi.
Oysa en çok onunla içim daralıyordu.
Yedinci:
CV’sinde ‘Sağlık Turizmi Uzmanı’ yazıyordu.
Hastalığa bile stratejiyle bakıyordu.
“Beni sevmedin, dedi.
Eğilip kulağına şöyledim:
İnan bilmiyorum nedenini
Sekizinci:
Doktorun suratına filtreyle bakar gibi baktı.
Bütün estetikleri tamamdı.
Ama içinde hâlâ aynı boşluk vardı.
Bir selfie daha çekti, ben kadrajda yine yoktum.
Dokuzuncu
Hemşirelere organizasyon şeması çiziyordu.
Yön tabelasını söküp kendi tabelasını ayordu.
Ben adımı bile bulamıyordum listede,
Bütün sıra numaralarında onun adı çıkıyordu.
Onuncu
Elinde kitapla gelmişti,
ama yine sadece kapağa bakmıştı.
"Sen hâlâ anlaşılmazsın," dedi.
Oysa hâlâ hızlı okuyordu şaırtmamıştı beni.
On birinci:
Hiç konuşmadık.
Birlikte bekledik.
Sadece bir göz teması,
her cümleden daha fazlasıydı.
Sonra gözünü kapattı,
o an sustuk, sanki sonsuzluk bizi ele geçirdi.
on ikinci
Koridorda yürürken bile dikkat çekiyordu.
Kapılar onunla açılıyor gibiydi.
“Ben seninle değil, senin gölgenle birlikteydim,” dedi.
Ben hâlâ perdeydim.
on üçüncü
Geç geldi.
“Yine mi karşılaştık?” dedi.
Gülümsedi, ama bu kez
çizgiler vardı dudağının kenarında.
Saçlarını topladı,
“Hiç başlamamışız biz,” dedi yine.
Ama bu kez o da gözlerini kaçırdı.
Doktor geldi,
“Hanginizin sırası?” diye sordu.
Ben baktım,
hepsi gözümde birden yaşlandı.
Kalbimde tek bir sandalye vardı,
ve artık
orada oturan sadece sessizlikti.
Metin Kirazlı
Kayıt Tarihi : 1.5.2025 21:05:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!