Yaş on iki henüz gurbetin ilk solukları,
Yalnız ve uzak kalmanın ilk çığlıkları,
Hüzün dalgasının ilk vuruşları kalbimin kıyısına
Ve elinin değmediği ilk kahvaltım anne.
Yaş on üç sensizliğim devam ediyor anne,
Devam ediyor kanımı donduran bu hasret.
İçerden çıkacak birazdan adam
Yılların tortusu çökmüş yüzüne
Alnını güneşe serecek adam
Uykusuz ranzalar suskun voltalar
Geride kalacak ve ah hüzünle
Bir gül gibi savrulup gülecek adam
Devamını Oku
Yılların tortusu çökmüş yüzüne
Alnını güneşe serecek adam
Uykusuz ranzalar suskun voltalar
Geride kalacak ve ah hüzünle
Bir gül gibi savrulup gülecek adam