Hüzünlü bir sonbahar yağmuru gibi;
Damla damla adın yağıyor kalbime.
Kılıçtan keskin dikenleriyle;
Özlem kokan güller açıyor;
Solgun ve üzgün gönlümde.
Bir şarkının sözleri yankılanıyor gökyüzüm de; " Hüzünler kaldı bende,
Dedi;Aşk ve iman, ikilik kabul etmez
Dedi;Aşk'tan nasibi olmayan,iman etmez.
Dedi;Aşık olan,iki cihanı verseler Yar''in hatrına değişmez.
Mevsimlerden yaz,yollarda kar.
Gelirmi Birgün beklenen bahar?
Sen Fatih ol ben İstanbul ya ben seni alayım ya sen beni al!
Ayasofyan olayım kılıç hakkın ,
Ayrılıktan yüreğimde kanlı yaş var ,
Güneşi kırmışlar,susacak.
Kin gütmecek,yine ışık saçacak.
Bulutlar perdeleyince,ağlayacak
Gözyaşları yağmura karışacak
Değdiği yüreği yakıcak.
Herkes bulutlardan sanıcak.
Ne uzun hasretine bulanmış geceler.
Ne kolay yazılıyor,ayrılık,özlem gibi kelimeler.
Nasıl anlasın halimi aşk'a düşmeyeler.
Gözlerin e bir an bakıp,orda cenneti görmeyenler.
Neden bu sevda ;
isimlerimiz üstüne vurulmuş ateşten,kan kırmızı; simsiyah bir mühür!
Neden ayrılık, neden karanlık ; kuytu köşeler gözyaşı?
Neden gözlerin uzak ;sözlerin soğuk . Daha kış değil; yaz ortasında ,bakışların donuk,sesin titrek ;buruk?
Sevdan bir beni değil
Alemleri yakicak.
Aşk,'ın bir dev
Cüceler diyarını yıkıcak
Ne delmek mümkün,ne geçmek.
Dağların eteğinde,tükenir ümitleri...
Kavurur çöller dağılır yeryuzune külleri,hayalleri.
Bir titreme sarar ruhunu ve bedenini,
özlem ateşi sarınca gün ve gecelerini.
Yine...
Sen diye uyandım sabahın umut dolu aydınlığına !
Yine...
Sen diye sarıldım güneşin ilk ışıklarına !
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!