Kurşuni bir akşamdı,
Yüreğim sıkıntılı, başım dumanlı.
Gözleriniz yıldız yıldız,
Apansız, karşıma çıktınız.
Kurşuni bir akşamda,
Düş aklımdan.
Düş göz kapaklarımdan.
Düş dudağımdan.
Ellerimi de tutma.
Umurumda bile değil...
Yoksa benim parçalarım
Gözlerimi kapatıyorum,
Karşımda yine sen varsın…
Beynimin içinde bir yerlerde misin?
Yoksa
Göz kapaklarımda mı saklanıyorsun
Sana inat 23.30’da yattım.
Göz kapaklarımı çiviledim,
Göz bebeklerime girmeyesin diye.
Sana inat erkenden yattım,
Ne rüya gördüm,
Unutulmak istedin,
Ellerin ateş gibi yanarken.
Unutulmak istedin,
Yüreğine, gözlerine, dudaklarına inat.
Korkuların yüreğini kararttı.
Unutulmak istedin,
Ya gözlerin yalan söylüyor senin,
Ya ellerin…
Gözlerindeki bakışlar sıcak,
Ellerin de son zamanlarda ateş gibi.
Ya dilin donmuş senin,
Ya da yüreğin…
İnadıma,
Gün geçtikçe güzelleşiyorsun.
İnadıma,
Gün geçtikçe tazeleniyorsun.
Kendimi zorluyorum...
Sınırını bilemem...
Görmemeye razıyım,
Gözlerim sen de kalsın.
Delilik de kabulüm,
Aklım da sen de kalsın.
Yüreğimi sökeyim,
Senden sonra gerek yok.
Ellerin senin olsun;
İyice sok koynuna, iyice sakla...
Belki biri dokunur da,
Sıcaklığından
Sevdayı hissedersin.
Tasviri imkânsız derde düşürdün,
Çırpınan yaralı bir kuşum artık.
Can verir diyordum, sense öldürdün,
Aşkınla sürünen sarhoşum artık.
Meyhanelerdeki kadehlerdeyim,
Allah’a adanan dileklerdeyim,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!